Türk İslam Dünyasında Birliği Sağlama Çabaları

📅 02 Şubat 2025|02 Şubat 2025
Güncel
Türk İslam Dünyasında Birliği Sağlama Çabaları

Konu Özeti

Fatih Sultan Mehmet Dönemi’nde Memluklularla bozulan ilişkiler, II. Bayezit Dönemi’nde çatışmaya dönüşmüştür. I. Selim ise Mısır seferine çıkmıştır. Mercidabık ve Ridaniye Savaşları sonucunda Memlük devleti yıkılmış, halifelik Osmanlı Devleti'ne geçmiştir.

Bu konuda
  • Osmanlı Devleti'nin Safeviler ile ilişkilerini
  • I. Selim'in Mısır seferlerini ve nedenlerini
öğreneceksiniz.
Reklamsız Bikifi Mobil Uygulaması!

🚀DETAYLI BİLGİ:

  • Osmanlı-Memlük İlişkileri: II. Bayezit döneminde Memlükler; Cem Sultan’ı korumuş ve Dulkadiroğulları Beyliği üzerinde hak iddia etmiştir.
  • Bu nedenle iki devlet arasında savaş başlamıştır. Bu savaşın sonucunda bir antlaşma yapılmış ve savaştan önceki sınırlar esas alınmıştır.

İki devlet arasındaki sorunlar;

  • Hicaz bölgesindeki su yolları meselesi,
  • Cem Sultan olayında Memlüklerin Cem Sultanı desteklemesi,
  • Hac yolu güvenliği,
  • Bölgesel egemenlik mücadelesi,
  • Memlüklerin Dulkadiroğulları’nın içişlerine karışmasıdır.
  • Osmanlı-Venedik İlişkileri: Akdeniz’de Venediklilere karşı önemli başarılar elde edilmiştir. Örneğin; Adriyatik Denizi’ndeki Navarin ve İnebahtı limanları ele geçirilmiştir. Mora tamamen fethedilmiştir. Karadeniz’de de Kili ve Akkerman Kaleleri alınmıştır. Kırım ile kara yolu bağlantısı sağlanmıştır.
  • Osmanlı-İran İlişkileri ve Şah Kulu İsyanı: 1473 yılında Otlukbeli Savaşı’nda yenilen ve yıkılan Akkoyun Devleti yerini Safevi Devleti’ne bırakmıştır. Safevi Devleti; Anadolu’da Şiilik propagandası yapmış ve Osmanlı topraklarında hak iddia etmiştir. Şiilerin, Osmanlıya karşı yürüttükleri politikalar sonucunda Anadolu’da Şah Kulu İsyanı çıkmıştır. Bu isyanlar Osmanlı Devleti tarafından bastırılmıştır. Bu isyanlar Osmanlı-Safevi gerginliğini daha da artırmıştır.
  • II. Bayezit’in Tahttan İndirilmesi: II. Bayezit dönemindeki Cem Sultan olayı ve Şah Kulu İsyanı devlete güç kaybettirmiştir. Bu nedenle fetih yapılamamıştır. II. Bayezit Dönemi yükselme dönemi içindeki duraklama dönemi olarak adlandırılmaktadır. II. Bayezit’in Safevilerin Anadolu’daki faaliyetlerine kayıtsız kalması üzerine oğlu I. Selim yeniçerilerin desteğini de alarak babasının tahtı kendisine bırakmasını sağlamıştır.

Osmanlı Devleti’nin Anadolu ve İran’daki Hakimiyet Mücadelesi

Türkler; XIV-XVI. yüzyıllarda Anadolu ve İran coğrafyasında Akkoyunlular, Karakoyunlular ve Safeviler gibi devletler kurmuştur. Bu devletler arasında Anadolu ve İran’da hakimiyet kurmak için mücadeleler yaşanmıştır.

Azerbaycan’ın Türkleşmesinde önemli bir yere sahip olan Karakoyunlu Devleti, Osmanlı Devleti için oldukça önemliydi. Timur, Anadolu’ya yöneldiğinde Karakoyunlu Devleti bir tampon devlet statüsü görmüştür. Timur’un tekrar batıya yönelmesi Karakoyunlu Devleti’ni yeniden sıkıntıya sokmuştur. Timur’un batıya doğru ilerlemesi nedeniyle Karakoyunlu hükümdarı Kara Yusuf ve Celayirliler Sultanı Ahmet Celayir, Osmanlı Devleti’ne sığınmıştı. Osmanlı Padişahı Yıldırım Bayezid, Timur’un bu iki devlet adamını ısrarla istemesine rağmen onları Timur’a teslim etmemiştir. Yıldırım Bayezid’in bu hareketi İslam dünyasında kendisine duyulan güveni artırmıştır. Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan, 1469’da Karakoyunlu Devleti’ne son vermiştir.

Osmanlı Devleti’nin Anadolu ve İran coğrafyasında siyasi birliği sağlamak amacıyla mücadele ettiği diğer bir devlet de Akkoyunlu Devleti’dir. Akkoyunlu Devleti, Osmanlı Devleti’ne karşı oluşturulan ittifaklara katılmıştır ve 1402 Ankara Savaşı’nda Timur’un yanında yer alarak Osmanlı Devleti’ne karşı savaşmıştır. 1473 yılında Otlukbeli Savaşı’nda Osmanlı Devleti, Akkoyunlu Devleti’ne karşı büyük bir zafer kazanmıştır. Bu zafer, Osmanlı Devleti’nin Anadolu ve İran’daki siyasi gücünü artırmıştır. 1514’te Safevi hükümdarı Şah İsmail ise iktidar kavgalarından faydalanarak Akkoyunlu Devleti’ne son vermiştir.

En sonunda ise Anadolu ve İran coğrafyasına hakimiyet mücadelesinde Osmanlı Devleti ile Safeviler karşı karşıya gelmiştir. 1512 ‘de I. Selim babası II. Bayezit’i tahttan indirerek yerine padişah olmuştur. Tahtta hak iddia edebilecek kardeşleri Ahmet ve Korkut’u da bertaraf edip, iktidarını sağlamlaştırmıştır. Daha sonra Osmanlı Devleti için büyük bir tehdit olan Safevi tehlikesini ortadan kaldırmak için çalışmalara başlamıştır.

Osmanlı Devleti ile İran arasındaki ilk savaş Çaldıran Savaşı I. Selim döneminde olmuştur. Savaşın nedeni Şah İsmail’in Şiilik politikası gibi görünse de asıl nedeni İpek Yolu’na egemen olma mücadelesidir. Çaldıran Savaşı Osmanlı’nın galibiyeti ile sonuçlanmıştır. Çaldıran Savaşı sonucunda Doğu Anadolu, Mardin ve Diyarbakır’da Safevi egemenliği son bulmuş; Osmanlı egemenliği güçlenmiştir. Doğu Anadolu tamamen Osmanlı topraklarına katılmış, Osmanlılar Tebriz-Halep ve Tebriz-Bursa İpek Yolu’nun kontrolünü ele geçirmiştir.

Bu savaştan sonra Osmanlı’ya destek olmayan, Şah İsmail ve Memlüklerle iş birliği içerisinde olan Dulkadiroğulları ile Turnadağ Savaşı (1515) yapılmıştır. Bu savaş sonucunda Güney Doğu Anadolu’da Dulkadiroğlu Beyliği ortadan kaldırılmış, Maraş ve dolayları ele geçirilmiştir. Böylece Anadolu Türk birliği Ramazanoğluları dışında sağlanmıştır.

XVI. yüzyılın başında Anadolu’daki bazı Türkmen aşiretleri Şah İsmail’in Anadolu’daki politikaları nedeniyle Şah Kulu isyanı meydana gelmiştir. Sivas yakınlarında yapılan savaşta Osmanlı kuvvetleri Şah Kulu’yu ortadan kaldırmıştır.

Yavuz Sultan Selim Dönemi’nde Osmanlı-Memlük İlişkileri

İki devlet arasındaki sorunlar;

  • Hicaz bölgesindeki su yolları meselesi,
  • Cem Sultan olayında Memlüklerin Cem Sultanı desteklemesi,
  • Hac yolu güvenliği,
  • Bölgesel egemenlik mücadelesi,
  • Memlüklerin Dulkadiroğulları’nın içişlerine karışmasıdır.

Yavuz Sultan Selim Dönemi’nde Dulkadiroğluları Beyliği’nin 1515 yılında alınması, Osmanlı Devleti’nin güneye doğru genişleme siyaseti içerisinde olduğunu göstermiştir. Bu durum Memlük Devleti için büyük bir tehdit olmuş, Memlük Devleti, Osmanlı Devleti’ne karşı Safevilerle ittifak kurmuştur. Yavuz Sultan Selim, Konya’da iken Memlük Sultanı Kansu Gavri’ye elçi heyeti göndererek Osmanlı Devleti aleyhindeki politikalardan vazgeçmesini istemiştir. Kansu Gavri elçileri esir almış, Sultan Selim’in kararlı tavrı karşısında yaptığından pişman olup elçileri serbest bırakmıştır. Malatya Ovası’ndan Halep’e yönelen Yavuz Sultan Selim, Kansu Gavri’ye sert bir üslupla yazılmış bir mektup göndererek onu savaşa davet etmiştir.

1516 yılında iki ordu Mercidabık Ovası’nda karşı karşıya gelmiş, yapılan savaşı Osmanlı Devleti kazanmıştı. Osmanlı’nın, Mercidabık Savaşı’nı kazanmasında bu savaşta kullandığı topların ve tüfeklerin etkisi büyüktü. Memlük Sultanı Kansu Gavri, savaştan kaçarken öldü, Memlüklere ait birçok değerli mal ve yüklü miktarda altın ganimet olarak Osmanlıların eline geçti. Osmanlı Devleti, Suriye ve Filistin bölgelerinin kontrolünü ele geçirdi. Yavuz Sultan Selim, Memlük himayesinde bulunan Abbasi halifesiyle görüştü ve saygısını gösterdi. Halifeye kendi adına hutbe okutup bölgenin idari planlamasını yaptı.

Fatih Sultan Mehmet Dönemi’nde Memlüklularla bozulan ilişkiler, II. Bayezit Dönemi’nde çatışmaya dönüşmüştür. İslam dünyasının liderliğini ele geçirmek, Safevi-Memlük ittifakını önlemek, Baharat Yolu’nun denetimini ele geçirmek, Afrika kıtasını fethetmek, Memlüklülerin Anadolu beylikleri üzerinde hak iddia etmesi gibi nedenlerle I. Selim, Mısır seferine çıkmıştır.

Mercidabık savaşının kazanılması üzerine Memlük Devleti ile olan ilişkiler daha da gerginleşti. Mısır’ın kargaşa içinde olması, halk ve bazı devlet adamlarının Yavuz’u çağırmaları, Mısır’ın önemi ve daha önceki sebeplerinin devamı, Türk-İslam birliğini gerçekleştirme düşüncesi, Portekizli korsanların Müslümanlara zarar vermesi ve Tomanbay’ın davranışları sonucunda Ridaniye Savaşı (1517) yapılmıştır. Savaşı Osmanlı kazanmıştır.

Bu savaşın sonucunda Memlük devleti yıkılmıştır. Suriye, Filistin, Irak, Hicaz ile Mısır Osmanlı topraklarına katılmıştır. Ridaniye’den sonra Osmanlı Devleti için güneyde herhangi bir siyasi tehlike de kalmamıştır.

Venedikliler, Kıbrıs Adası için Memlüklulara ödediği vergiyi Osmanlı Devleti’ne vermeyi kabul etmiştir. Osmanlılar, Hint ve Akdeniz arasındaki ticaret yoluna da hakim olmuştur. Mısır seferi sonunda Baharat yolu kontrolü sağlanmıştır. Halifelik Osmanlı devletine geçmiştir. Kutsal emanetler İstanbul’a getirilmiştir.

Bu yazıda bulunan terimler ayrıca anlatılmamıştır. Bu yazıdaki bir terimin ayrıca anlatılmasını istiyorsanız aşağıdaki yorum kısmından bize ulaşabilirsiniz.
Sistememizde bu yazıda bahsi geçen kişilere ait bir biyografi bulunamamıştır.
Benzer İçerikler
Stratejik Siyaset ve Dünya Gücü Olan Osmanlı Devleti
Tarih

Stratejik Siyaset ve Dünya Gücü Olan Osmanlı Devleti

İçeriğe Git>
Dünyanın Muhteşem Gücü Osmanlı
Tarih

Dünyanın Muhteşem Gücü Osmanlı

İçeriğe Git>
Anadolu’da Türk Siyasi Birliğini Sağlama Çabaları
Tarih

Anadolu’da Türk Siyasi Birliğini Sağlama Çabaları

İçeriğe Git>
İstanbul’un Fethi ve Fethin Sonuçları
Tarih

İstanbul’un Fethi ve Fethin Sonuçları

İçeriğe Git>
Osmanlı Devleti’ne Yönelik Tehditler
Tarih

Osmanlı Devleti’ne Yönelik Tehditler

İçeriğe Git>
Uzun Savaşlardan Diplomasiye
Tarih

Uzun Savaşlardan Diplomasiye

İçeriğe Git>
Copyright © 2025 Bikifi
Star Logo
tiktok Logo
Pinterest Logo
Instagram Logo
Twitter Logo