Geleneksel Türk Tiyatrosu ve Genel Özellikleri
- Geleneksek Türk tiyatrosu genel olarak güldürü, söz hünerleri ve taklit üzerine kuruludur.
- Güldürü, taklit ve zıtlıklardan yararlanılarak yapılır.
- Öğretici yönü olduğu gibi eğlendirici yönü de kuvvetlidir.
- Sözlü ürünlerdir.
- Önceden hazırlanmış ve yazıya geçirilmiş metinleri bulunmamaktadır.
- Yazılı bir metne bağlı olmadan oynanırlar. Özellikle meddah, kukla ve köy seyirlik oyunlarında sadece konu bellidir.
- Doğaçlama oynanırlar.
- Oyun başında ve sonunda kalıplaşmış cümleler bulunmaktadır.
- Karakterler ve tipler karşıt özelliklere sahiptir. (İyi-kötü, güzel-çirkin gibi)
- Sahne basittir. Dekor bulunmayabilir.
- Dans, müzik ve şarkı oyunlarda sıklıkla görülür.
- Usta-çırak geleneği ile sonraki kuşaklara aktırılmıştır.
- Geleneksel Türk tiyatroları;
- Karagöz
- Orta Oyunu
- Meddah,
- Köy Seyirlik Oyunları
✍ Ders Notu: Geleneksel ve Modern Tiyatro Özellikleri
- Geleneksel tiyatro yerini modern tiyatroya bırakmıştır.
✍ Karşılaştıma: Geleneksel Tiyatro ile Modern Tiyatronun Karşılaştırılması
Tanzimat Dönemi Türk Tiyatrosu
Tanzimat Dönemine kadar Karagöz ve orta oyunu gibi geleneksel oyunlar tiyatro olarak bilinmekteydi. Türk insanı tiyatro ile Tanzimat Dönemi itibariyle Şinasi ile tanışmıştır. Türün ilk yerli örneği, Şinasi’nin “Şair Evlenmesi” adlı eseridir.
Bu dönem sanatçılarının neredeyse tamamı tiyatro türünde eserler vermiştir. Özellikle I. Dönem Tanzimat sanatçıları, tiyatroyu halkı eğitmekte bir araç olarak kullanmışlardır. O zamanın Bursa valisi Ahmet Vefik Paşa, tiyatro binası yaptırarak ve Moliere’den çeviriler ve uyarlamalar yaparak tiyatro türünün gelişmesine büyük katkısı olmuştur.
Tanzimat Dönemi’nden sonra ise en büyük katkıyı Namık Kemal yapmıştır. Sahnelenen ilk tiyatro eseri de yine bu dönemde Namık Kemal tarafından yazılan “Vatan yahut Silistre“’dir.
Tanzimat Dönemi Tiyatrosunun Genel Özellikleri
- Türk edebiyatına giren yeni türler arasında en önemli tür tiyatro olmuştur. Tanzimat dönemine kadar çok az bilinen bir türdür.
- Tanzimat dönemi yazarları eğlence ve eğitim aracı olarak görmüşlerdir.
- Sade bir dil kullanılmıştır.
- Klasisizm ve Romantizm akımın etkisiyle yazılmışlardır.
- Tiyatro eserlerinde üç birlik kuralına uyulmuştur.
- Tanzimat Birinci Dönemi sanatçıları tiyatroda sanat ve estetik kaygı gütmemişlerdir.
- Halkı eğlendirerek eğitmeyi, sosyal konulara duyarlılığı artırmayı amaçlamışlardır.
- Tanzimat İkinci Dönem sanatçıları ise tiyatronun estetik ve edebi değer taşıdığını düşünerek yazmışlardır.
- “Okunmak için tiyatro” anlayışını getirmişlerdir.
- Ağır bir dil kullanmışlardır.
- Tanzimat tiyatrosunda işlenen başlıca konular;
- Sosyal Konular: Aile, aile ilişkileri, aşk, görücü usulü ile evlilik, namus meselesi, yasak aşklar, batıl inançlar, kadınların eğitimi, gelenek ve görenekleri eleştirme gibi konular işlenmiştir.
- Siyasi Konular: Vatan sevgisi, millet sevgisi, topraklara sahip çıkma, azınlık meseleleri gibi konular işlenmiştir.
- Batılılaşma Konusu: Yanlış Batılılaşma ele alınmıştır.
- Dini Konular: Din konusu direkt olarak işlenmemiş olsa da tiyatrolar içerisinde din ve inançların belirgin bir rol oynadığı görülmüştür.
- Bu dönem tiyatrolarına örnek vermek gerekirse;
- Namık Kemal= Vatan yahut Silistre, Akif Bey, Gülnihal, Karabela, Zavallı Çocuk
- Abdülhak Hamit Tarhan= Macera-yı Aşk, Sabr ü Sebat, İçli Kız, Liberte, Eşber
- Ahmet Mithat Efendi= Eyvah, Açıkbaş, Çerkez Özdenler, Çengi
- Recaizade Mahmut Ekrem= Afife Anjelik, Atala, Vuslat, Çok Bilen Çok Yanılır
- Ahmet Vefik Paşa= Zor Nikah, Zoraki Tabib, Meraki, Azarya, Tabib-i Aşk, Dekbazlık, Yorgaki Dandini.
Milli Edebiyat Döneminde Tiyatro
Türkçülük akımı diğer edebi türlerde olduğu gibi tiyatro alanında da etkisini göstermiştir. Milli Edebiyat döneminde Türkçülük akımı, tiyatroda daha fazla hissedilir. Siyasal ve belgesel nitelikli oyunlar, istibdat dönemi eleştirileri, saray yaşamı, sosyal dramlar ve aile dramları tiyatroda ilgi görmüştür.
- İlk resmi tiyatro olan “Darülbedayi-i Osman” bu dönemde kurulmuştur. Ünlü tiyatro insanı Muhsin Ertuğrul ise burada öğretmenlik yapmıştır.
- Darülbedayi’nin yanında “Darülelhan” isimli müzik bölümü de açılmış olup Türk operasının temelleri de atılmıştır.
- İlk kadın oyuncu “Afife Jale” bu dönemde sahneye çıkmıştır. Hüseyin Suat’ın “Yamalar” adlı oyunu ile sahneye çıkan Afife Jale, Müslüman kadınlara sahne yolu da açmıştır.
Milli Edebiyat Döneminde Tiyatronun Genel Özellikleri
- Bu dönem oyunlarında mekan ve kişiler yine Anadolu’dan seçilmiştir.
- Oyunlar teknik yönden zayıftır.
- Dil ve üslup doğal sayılacak niteliktedir.
- Çoğu oyunda Türkçülük düşüncesi işlenmiştir.
- Siyasal ve belgesel nitelikli oyunlar, istibdat dönemi eleştirileri, saray yaşamı, sosyal dramlar ve aile dramları tiyatroda ilgi görmüştür.
- Ekonomik sorunlar, karamsarlık ve savaş yıllarının sisli havası da tiyatroya da yansımıştır.
- Bu dönemde tamamen Batılı tiyatro anlayışının temelleri atılmıştır.
- Bu dönemde yalnızca tiyatro yazarı olarak tanınanlardan biri “Musahipzade Celal”, öteki de “Ahmet NuriSekizinci“dir.
- Dönemin diğer tiyatro yazarlarından Aka Gündüz, Reşat Nuri, Ömer Seyfettin, Halide Edip, Yakup Kadri, Mithat Cemal; şairlerinden Halit Fahri, Yusuf Ziya, Faruk Nafiz gibi isimler de sahnelenen oyunlar yazmışlardır.
- Dönemin tiyatrolarına örnek vermek gerekirse;
- Reşat Nuri Güntekin= Balıkesir Muhasebecisi, Tanrıdağı Ziyafeti, İstiklal, Eski Rüya, İhtiyar Serseri, Ümidin Güneşi
- Musahipzade Celal= Avcı Mehmet, İstanbul Efendisi, Kaşıkçılar, Yedekçi, Fermanlı Deli Hazretleri,
- Ahmet Nuri Sekizinci= Yegane Odalık, Ceza Kanunu, Dört Cihan, Son Altes, Hisse-i Şayia