Present Continuous Tense’de Cümle Yapıları
Present Continuous Tense’de yardımcı fiil (auxiliary verb) “am/is/are” ekleridir. Hangi ekin cümlede kullanılacağı özneye göre değişiklik göstermektedir.
Temel olarak cümleler şu yapıdadır:
Özne + To be (am/is/are) + Verb + ing
Affirmative | Negative | Interrogative |
---|---|---|
I am going | I am not going | Am I going? |
You are going | You are not going | Are you going? |
He, she, it is going | He, she, it isn’t going | Is he, she, it is going? |
We are going | We aren’t going | Are we going? |
You are going | You aren’t going | Are you going? |
They are going | They aren’t going | Are they going? |
Olumlu Cümle
Olumlu cümle yapısı şu şekildedir:
Subject (özne) + to be + verb + ing
- She is talking
- I am working
- We are running
Olumsuz Cümle
Olumsuz cümle yapısı:
Subject (özne) + to be + not + verb + ing
- She is not talking
- I am not working
- We aren’t running.
Soru Cümlesi
Soru cümlelerinde yardımcı fiil başa gelir:
to be + subject (özne) + verb + ing
- Is she talking?
- Am I working?
- Are we running?
Verb + ing örnekleri
Çoğu fiile “-ing” normal olarak eklenir (örneğin “work=>working”, “talk=>talking”). Eğer fiilin sonu “-e” ile bitiyorsa “-ing” eklenirken “-e” harfi düşer ve “-ing” eklenir;
- hope > hoping
- write > writing
Tek heceli, sonunda bir sesli ve bir sessiz harften oluşan kelimelere “-ing” eklenirken son sessiz harf tekrar yazılır;
- run > running
- stop > stopping
Present Continuous Tense’in Kullanıldığı Durumlar
Püf nokta: Present Continuous Tense’i gördüğünüz zaman bitmemiş veya tamamlanmamış bir konu hakkında konuşulduğuna dikkat edin.
1) Şu anda yapılan eylemleri anlatırken kullanılır:
- You are usingthe Internet.
- You are studying English grammar.
- This calculator isn’t working properly. (Bu hesap makinası gerektiği gibi çalışmıyor)
2) Bir periyot boyunca devam eden bir eylemi veya trend bir olayı anlatırken:
- Are you stillworking for the same company?
- More and more peopleare becomingvegetarian.
- Whenareyoustartingyour new job?
3) Gelecekte gerçekleşecek ama çoktan planlanmış, hazırlanmış bir etkinliği veya eylemi anlatırken:
- We’re going on holiday tomorrow.
- I’m meeting my boyfriend tonight.
- Are you doing anything on Sunday morning? (Pazar sabahı bir şey yapıyor musun?)
4) Geçici bir durumu veya etkinliği anlatırken:
- He usually plays the drums, but he‘s playing bass guitar tonight.
- The weather forecast was good, but it‘s raining at the moment.
5) Tekrar eden eylemlerin tekrar eden kısımlarını anlatmak veya belirtmek için (always (her zaman), forever (daima), constantly(sürekli)) gibi zarflarla birlikte kullanılır:
- Harry and Sally are always arguing! (Harry ve Sally her zaman tartışıyorlar!)
- My brother is always wearing my shirts without asking me. (Kardeşim hep bana sormadan tişörtlerimi giyiyor.)
- I‘m getting tired of you always coming late to class. (Sınıfa sürekli geç gelmenden bıkmaya başlıyorum.)
- Why are you alwayscriticising me? (Beni neden sürekli eleştiriyorsun?)
Remember: Mixed Verbs
İngilizcede bazı kelimeleri (aksiyon belirtmedikleri, durum belirttikleri için) şimdiki zamanda (present continuous tense) kullanamayız. Bu tür kelimelere “mixed verbs” ve “Non-Continuous Verbs” denir.
Örneğin, Türkçe’de her ne kadar “Seni seviyorum” diyebilsek bile; İngilizce’de “I’m loving you” diyemiyoruz. “I love you” diyerek geniş zamanda cümleyi kurabiliyoruz.
“Non-Continuous Verbs” dediğimiz kelimeler şunlardır. Bu kelimelerin hiç bir anlamı continuous tenselerinde kullanılamaz:
- Soyut kelimeler: to be, to want, to cost, to seem, to need, to care, to contain, to owe, to exist…
- Sahiplik bildiren kelimeler:to possess, to own, to belong…
- Duygusal kelimeler: to like, to love, to hate, to dislike, to fear, to envy, to mind…
“Mixed Verbs” dediğimiz kelimelerin birden çok anlamı vardır. Bu anlamlardan biri şimdiki zamanda kullanılamaz; ancak diğer anlamları kullanılabilir. Bu kelimeler şunlardır:
- to appear, to feel, to have, to hear, to look, to see, to weigh…