Mudanya Ateşkes Anlaşması
Türkler, Batı Anadolu’nun Yunan işgalinden kurtarılmasından sonra Trakya’nın kurtarılması için çalışmalara başlamıştır. Fakat o sırada Boğazlar bölgesi İtilaf devletlerinin kontrolü altında bulunmaktadır. Bu nedenle Türkler öncelikle askeri birliklerini Boğazlara yöneltmiştir. İtalyan ve Fransızlar ise İngilizleri yalnız bırakmış ve Çanakkale ve İzmit’teki birliklerini çekmişlerdir. İngilizler istedikleri desteği göremeyince Türklerle barış görüşmeleri için masaya oturmuşlardır.
3 Ekim 1921’de Mudanya Ateşkes görüşmelerine TBMM adına Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa katılmış ve konferansa başkanlık etmiştir. Diğer itilaf devletleri tek tek görüşmelere katılırken, Yunanistan’ı İngiltere temsil etmiştir. Görüşmeler sonucunda 11 Ekim 1922’de, 14 maddeden oluşan Mudanya Ateşkes Anlaşması imzalanmıştır.
⭐Mudanya Ateşkes Anlaşması ile;
- İstanbul ve Doğu Trakya savaş yapılmadan kurtarılmıştır.
- Milli Mücadele’nin askeri safhası tamamlanmıştır.
- İngiltere’nin Doğu Akdeniz politikası iflas etmiştir.
- İngiltere’nin Yunan destekçisi Başbakanı Lloyd George istifa etmek zorunda kalmıştır.
- İtilaf Devletleri, Osmanlı Devleti’nin sona erdiğini de kabul etmiştir.
- Çünkü Mudanya Ateşkes Anlaşması’nı TBMM Hükümeti ile imzalamışlar ve İstanbul’un TBMM Hükümeti’ne teslim edilmesini kabul etmişlerdir.
Barış Konferansı İçin Yapılan Hazırlıklar
Mudanya Ateşkesi’nin imzalanmasından sonra barış görüşmeleri için hazırlıklar yapılmaya başlanmıştır. Mustafa Kemal Paşa, görüşmeler için İzmir şehrini önermiş fakat bu öneri kabul görmemiştir. En sonunda görüşmelerin tarafsız bir ülke olan İsviçre’nin Lozan kentinde yapılması kararlaştırılmıştır. İtilaf Devletleri, Lozan Barış Konferansı’na İstanbul Hükümeti’ni de davet etmiştir. Bunun üzerine TBMM, saltanatı kaldırmıştır. Böylece Osmanlı Devleti’nin siyasal varlığı sona ermiştir.
Mudanya Ateşkes Görüşmeleri’ndeki başarısı sebebiyle Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa, Dışişleri Bakanı seçilmiş ve Lozan Barış Görüşmeleri’ne gidecek Türk heyetinin başına getirilmiştir. Türk heyetinden özellikle Anadolu’da Ermenilere toprak verilmemesi ve kapitülasyonların kaldırılması konularında kesinlikle taviz verilmemesi istenmiştir. Konferans 20 Kasım 1922’de açılmıştır.
Bu Konferansa Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Romanya, Yunanistan ve Yugoslavya delegeleri katılmıştır. Boğazlarla ilgili konuların görüşülmesi sırasında Sovyetler Birliği ve Bulgaristan delegeleri de konferansa katılmıştır. ABD ise sadece gözlemci olarak yer almıştır. Konferans 4 Şubat 1923’te bir sonuç elde edilemeden dağılmıştır.
Konferans görüşmelerinin olumsuzlukla sonuçlandığı dönemde ise 17 Şubat 1923’te Türkiye İktisat Kongresi toplanmıştır. Kongre ile tam bağımsızlık kararı alındığı, kapitülasyonların kabul edilemeyeceği mesajı herkese verilmiştir. Ekonomide liberal bir modelin uygulanacağı kararı da alınmıştır. Batılı devletler üzerinde Türkiye’nin ekonomide liberal sisteme geçme kararı olumlu bir izlenim yaratmıştır.
Türkiye; İtilaf Devletleri’ne 8 Mart’ta verdiği bir nota ile barış koşullarını içeren projesini açıklamış ve 23 Nisan 1923’te, Lozan Barış Görüşmeleri’nin ikinci etabı başlamıştır. üç ay süren bu görüşmelerin sonucunda 24 Temmuz 1923’te İsmet Paşa, Lozan Barış Antlaşması’nı imzalamıştır.
Mustafa Kemal, İsmet Paşa’ya kutlama telgrafı çekmiş, Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanması 101 pare top atışı yapılarak duyurulmuş, bütün ülkede şenlikler ve kutlamalar yapılmıştır. Nihayet Türk milleti bağımsızlığına kavuşmuştur.
Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923)
Lozan Barış Antlaşması 143 madde ve 4 bölüm halinde düzenlenmiştir.
⭐ Lozan Barış Antlaşmasının önemli maddeleri;
- Sınırlar:
- Yunanistan Sınırı= Meriç Nehri, Türk-Yunan sınırı olacaktır. Bozcaada, Gökçeada ve Tavşan Adası Türkiye’ye kalacak, Türkiye’nin Ege kıyılarına yakın olan Yunan adaları silahlandırılmayacaktır.
- Suriye Sınırı= 20 Ekim 1921’de Fransa ile imzalanan Ankara Antlaşması’nda belirlenmiş olan sınır esas alınmıştır.
- Irak Sınırı= Musul sorunu nedeniyle, Irak sınırı Lozan’da belirlenememiştir. Sorunun Türkiye ile İngiltere arasında yapılacak ikili görüşmelere bırakılmasına karar verilmiştir.
- Boğazlar: Boğazlar, Türkiye’nin başkanlığında uluslararası bir komisyon tarafından yönetilecektir. Türkiye, Boğazların her iki yakasında da asker bulundurmayacaktır.
- Kapitülasyonlar: Adli, mali, idari ve ekonomik ayrıcalıklar içeren kapitülasyonlar kaldırılacaktır.
- Borçlar: Osmanlı borçları, Osmanlı Devleti’nden ayrılan devletlerle Türkiye arasında paylaştırılacaktır. Türkiye’nin payına düşen borçlar taksitlere bağlanacaktır.
- Azınlıklar: Türk vatandaşı olacaklar, Türk kanunlarına tabi tutulacaklardır.
- Nüfus Mübadelesi: İstanbul’da yaşayan Rumlar ile Batı Trakya’da yaşayan Türkler yerlerinde kalacak, diğer yerlerdekiler karşılıklı değiştirilecektir.
- Fener Rum Patrikhanesi: İstanbul’da bulunacak fakat evrensel özelliği olmayacaktır.
- Savaş Tazminatı: Yunanistan verdiği zararlara karşılık, Meriç Nehri’nin ötesinde bulunan Karaağaç kasabasını Türkiye’ye verecektir.
⭐ Lozan Barış Antlaşması ile;
- Lozan Barış Antlaşması ile yeni Türk Devleti’nin varlığı ve bağımsızlığı tüm dünya tarafından kabul edilmiştir.
- Sevr Antlaşması tarihe karışmıştır.
- I. Dünya Savaşı’nın sonunda imzalanan anlaşmalar geçerliliğini kaybetmiştir. Fakat Lozan Barış Antlaşması halen geçerliliğini sürdürmektedir.
❗ Lozan Barış Antlaşması ile Misak-ı Milli büyük ölçüde gerçekleştirilmiş ve tam bağımsızlık sağlanmıştır.
📚ÖNEMLİ BİLGİ:
Sevr ve Lozan Antlaşmalarının maddelerinin karşılaştırılması;
- Ermenistan: Sevr Antlaşması’na göre Anadolu’nun doğusunda bir Ermeni Devleti kurulacaktır. Lozan Antlaşması’nda bu tasarı kesin olarak reddedilmiştir.
- Doğu Trakya ve Ege Bölgesi: Sevr Antlaşması’na göre Yunanistan’a bırakılmıştı. Lozan Antlaşması’nda bu bölgeler Misak-ı Milli sınırları içinde kalmıştır.
- Kapitülasyonlar: Sevr Antlaşması’na göre kapitülasyonlardan tüm İtilaf devletleri faydalanacaktı. Lozan Antlaşması’nda kapitülasyonlar kaldırılmıştır.
- Boğazlar: Sevr Antlaşması’na göre boğazların yönetimi uluslararası bir komisyona bırakılacaktı. Lozan Antlaşması’nda başkanı Türk olan uluslararası bir komisyon boğazları yönetecektir.
- Ordu: Sevr Antlaşması’na göre Türk ordusu 50.700 kişiyle sınırlandırıldı. Lozan Antlaşması’nda ordu ile ilgili bir sınırlama getirilmemiştir.
- Sınırlar: Sevr Antlaşması’na göre Türklere Orta Anadolu ve Karadeniz kıyılarının bir bölümünü kapsayan bir bölge bırakıldı. Lozan Antlaşması’nda Hatay, Batum, Irak sınırı dışında Misak-ı Milli hedeflerine ulaşılmıştır.
Türkleri Avrupa’dan çıkarmak diye özetlenen yüzyıllık Avrupa siyaseti; Lozan’da iflas etmiştir. Anadolu’yu paylaşmayı içeren Sevr Antlaşması da geçerliliğini yitirmiştir. II. Dönem TBMM, 23 Ağustos 1923’te yapılan oylamada, 14 olumsuz oya karşı 213 oyla Lozan Barış Antlaşması’nı onaylamıştır. 6 Ekim 1923 ’te işgal kuvvetleri İstanbul’u terk etmiştir. İtilaf Devletleri İstanbul’u terk edince düzenli ordu İstanbul’a girmiştir.
Fakat ilgili öteki devletlerin antlaşmayı onaylamaları geciktiğinden, antlaşma ancak 6 Ağustos 1924’te yürürlüğe girebilmiştir. Düşmanlar ülkeden çıkarılmış, Misak-ı Milli’de öngörülen bugünkü Türkiye sınırlarına çok büyük ölçüde kavuşulmuştur. 24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Barış Antlaşması ile de bu durum uluslararası platformda kabul edilmiş ve Türkiye Devleti siyasi, ekonomik hukuki bütün sınırlandırmalardan kurtulmuş, tam bağımsız bir devlet olarak saygın yerini almıştır.