Karbonhidrat, protein ve yağ gibi büyük moleküllerin hücre zarından geçebilmesi için yapı taşlarına ayrılması olayına sindirim denir. Bir besin ağızdan alındıktan sonra sırasıyla; mekanik ve kimyasal sindirimden geçer ve yapıtaşlarına ayrışır. Daha sonra emilim gerçekleşir ve (genellikle) incebağırsaktan kana karışır veya emilimi gerçekleşemeyen ürünler (arta kalan hormonlar ve sindirilemeyen parçalarla birlikte) vücuttan dışkı ile uzaklaştırılır.
Sindirim sırasında atp harcanmaz, enzimler enerji harcamadan sindirim işlemini gerçekleştirir. Sindirim mekanik ve kimyasal sindirim olmak üzere 2’ye ayrılır.
- Mekanik sindirim fiziksel kuvvetle besinleri daha ufak parçalara getirmektir. Mekanik sindirim ile besinlerin yüzey alanı artmış olur ve sindirimi kolaylaşır. Mekanik sindirim, kimyasal sindirimi kolaylaştırır.
- Kimyasal sindirim ise besinlerin yapı taşlarına parçalanması işlemidir. Kimyasal sindirimde su ve enzimden yararlanılır. Mekanik sindirim zaten hücre dışında gerçekleşir, ancak kimyasal sindirim hem hücre içinde hemde hücre dışında gerçekleşebilir.
Sindirim Çeşitleri
Sindirim hücre içinde ve hücre dışında olmak üzere iki ana kategoriye ayrılır.
Hücre İçi Sindirim
Besinlerin hücre içine besin kofulları aracılığıyla alındıktan sonra sindirilmesine hücre içi sindirim denir. Besin kofulları hücre içine girdikten sonra lizozom organeliyle birleşir ve sinidirim kofulunu oluşturur. Sindirim kofulları içlerindeki enzimlerle besinleri yapı taşlarına parçalarlar.
Hücre içi sindirim; bazı protista üyelerinde (amip, öglena, paramesyum gibi), süngerlerde, sölenterlerde, yassı solucanlarda, makrofaj ve akyuvar hücrelerinde görülür. Bu canlılarda, hücre içi sindirimden sorumlu olan; lizozom organeli bulunur. Hücre içi sindirimde ekzositoz ve endositoz olayları gerçekleşerek besin giriş-çıkışı gerçekleşir.
Hatırlatma: Bütün canlılar hücrelerinde biriktirdikleri depo besinleri (nişasta, glikojen…) hücre içinde sindirir.
Hücre Dışı Sindirim
Besinlerin, hücre dışına salgılanan enzimler yardımıyla yapı taşlarına parçalanmasına hücre dışı sindirim denir. Yapı taşlarına hücre dışında parçalanan besinler daha sonra aktif taşıma veya difüzyonla hücre içine alınır. Çürükçül canlılar, bazı omurgasız ve omurgalı hayvanlarda görülür.
Hücre dışı sindirim şu şekilde gerçekleşir:
- Ekzositozla hücre dışına enzimler verilir.
- Enzimler besinleri su yardımıyla kimyasal sindirim ile yapıtaşlarına ayrıştırır.
- Monomerler aktif veya pasif taşımayla hücre içine alınır.
Canlılarda görülen sindirim çeşitleri
Omurgasız canlılardan itibaren (süngerler hariç) bütün hayvanlarda sindirim sistemi görülür. Bu sindirim sistemi eksik ve tam (iki ucu açık) sindirim sistemi olmak üzere 2’ye ayrılır.
Sindirim Sisteminin Gelişimi
Sindirim sisteminin gelişmesi şu şekildedir:
- Sölentere ve yassı solucanlarda tek uçlu (eksik) sindirim sistemi vardır. Bu canlılar besini ağızlarından alır, sindirir, sindirme işlemi bittikten sonra oluşan artıkları tekrar ağızdan atarlar. Yani bu tek açıklık anüs-ağız görevini bir arada yapar.
- Yassı solucanlardan itibaren tam sindirim sistemi görülmeye başlar.
Bazı Hayvanlardan Örnekler
Toprak Solucanında Sindirim Sistemi
Toprak solucanı tam sindirim sistemine sahiptir. Sindirim sistemi ağız ile başlar anüs ile biter.
Kursak ve taşlıkta mekanik sindirim gerçekleşir ve geçici depolama sağlanır. Kursakta tükürük salgılarıyla yiyecekler yumuşatılır, taşlıkta ise (içinde bulunan taşlar sayesinde) besin küçük parçalara bölünür. Asıl kimyasal sindirim bağırsak kısmında gerçekleşir.
Çekirge ve diğer eklem bacaklılarda, toprak solucanlarındakine benzer sindirim sistemleri bulunur.
Kuşlarda Sindirim Sistemi
Kuşlar da ağız, yutak, yemek borusu, kursak, mide, taşlık, ince bağırsak, kör bağırsak, kalın bağırsak ve kloaktan oluşan bir sindirim kanalı bulunmaktadır.
Kursakta besinler hem bir müddet depolanır hemde yumuşatılır. Besinler daha sonra mideye gelir. Mide de yumuşatma işlemi devam eder. Ardından besinler, içinde taşların bulunduğu ve besinlerin parçalanacağı taşlık kısmına gelir. Besinler burada ufak parçalara bölünürler. Daha sonra bağırsaklarda kimyasal sindirim ve emilim gerçekleşir. Tohum ve diğer bitkisel besinlerle beslenen otçul kuşlarda bağırsak daha uzundur. Bu tür kuşların kör bağırsaklarında selülozu sindiren bakteriler bulunur.
Kloak: Kuşlar, sürüngenler, balıklar ve kurbağalarda bulunan ortak açıklığa verilen isimdir. Bu hayvanlar; üreme, boşaltım, sindirim sistemlerinden atılacak maddeleri kloaktan atarlar. İnsanlarda kloak bulunmaz.
Not: Kuşların dişleri yoktur, ağızları gaga şeklindedir. Dişlerin görevini taşlık kısmı üstlenir.
Otçul ve Etçil Memeli
Memeli canlılarda sindirim sistemi beslenme şekline göre farklılık gösterir. Otçul memelilerin geviş getiren türlerinin (deve, inek…) mideleri 4 bölüm, geviş getirmeyen türlerinin mideleri ise tek bölümden oluşur. 4 bölümlü mide de besinler şu yolu takip eder; işkembe, börkenek, kırkbayır ve şirden. Geviş getiren türlerin 4 tane midesinin olmasının nedeni selüloz sindirimini gerçekleştiren bakteriler için uygun ortamı, uygun besini ve zamanı sağlamaktır. İşkembede selüloz sindirici bakteriler vardır ve selüloz sindirimi burada başlar.
Detay Bilgi: Otçul hayvanlar hücre dışında glikojen sindirmezler; nişasta sindirirler. Ancak hücre içinde kendileri için ürettikleri glikojeni hücre içinde sindirebilirler.
Etçil memelilerde ise tek bölmeli mide, kesici ve köpek dişler, kısa bağırsak vardır. Aslan, kaplan ve leopar gibi canlılar örnek verilebilir. Etçil memelilerde de dışarıdan nişasta alınmadığı için hücre dışında nişasta sindirimi gerçekleşmez.