Mehmet Akif Ersoy’un Yaşamı
Çocukluk ve Gençlik Dönemi (1873-1893)
Mehmet Akif, 1873’te İstanbul’un Fatih ilçesinde doğdu. Babası, Kırım Tatarı kökenli bir müftü olan Tahir Efendi, annesi ise Arnavut kökenli Emine Şerife Hanım’dır. Eğitim hayatına Fatih’te başladı. Ersoy, bu dönemde hem medrese hem de modern okul eğitimi aldı. Babasının vefatının ardından ailenin maddi durumu zorlaştı.
Eğitim Hayatı (1893-1903)
Mekteb-i Mülkiye’ye girdi ve burada öğrenim görmeye başladı. Veterinerlik eğitimi aldıktan sonra bu alanda öğretmenlik ve uzmanlık yaparak mesleki kariyerini sürdürdü.
Edebiyatla İlk Adımlar (1903-1911)
1908’deki II. Meşrutiyet’in ilanıyla birlikte edebi çalışmalara ağırlık verdi. Döneminin sosyal ve kültürel meselelerine duyarlılık göstererek, bu konularda yazdı.
Milli Mücadele Öncesi ve Safahat Dönemi (1911-1919)
1911’de “Safahat” adlı ilk şiir kitabını yayımladı. Balkan Savaşları ve I. Dünya Savaşı sürecinde vatanseverlik temalı şiirler yazdı.
Milli Mücadele Dönemi ve İstiklal Marşı (1919-1923)
Mehmet Akif, milli mücadelenin aktif destekçilerinden biri oldu. TBMM’nin açılışıyla Ankara’ya gitti. 1921’de TBMM tarafından düzenlenen yarışmada İstiklal Marşı’nı yazdı ve bu marş, Türkiye Cumhuriyeti’nin milli marşı olarak kabul edildi.
Mısır Dönemi (1925-1936)
1925’te Mısır’a gitti. Burada İslam dünyasının sorunlarına dair konferanslar verdi, dersler verdi ve yazılar yazdı. Yaklaşık on yıl Mısır’da kaldıktan sonra Türkiye’ye döndü.
Son Yıllar (1936)
Türkiye’ye döndükten kısa bir süre sonra 27 Aralık 1936’da vefat etti. Ölümünden sonra birçok eseri ve hatırası yayımlandı.
Mehmet Akif Ersoy’un yaşamı boyunca, hem edebiyatta hem de toplumsal hayatta aktif bir rol oynadı. İstiklal Marşı’nın yanı sıra, milliyetçi ve İslami değerlere vurgu yapan eserleriyle tanındı. Eserlerinde, döneminin sosyal, kültürel ve siyasi meselelerini işledi ve milletin duygularına tercüman oldu.
Mehmet Akif Ersoy’un Yaşamındaki Önemli Anlar
- 1873 – İstanbul’da doğumu.
- 1908 – II. Meşrutiyet’in ilanından sonra ilk şiirlerini yayımlaması.
- 1912 – Balkan Savaşları sırasında “Safahat” adlı eserinin ilk cildini yayımlaması.
- 1921 – TBMM tarafından İstiklal Marşı’nı yazması için davet edilmesi ve marşı yazması.
- 1923-1936 – Mısır’a gidip 13 yıl burada yaşaması.
- 1936 – İstanbul’da vefatı.
Mehmet Akif Ersoy’un Edebi Kişiliği
Mehmet Akif Ersoy, döneminin sosyal, kültürel ve siyasi meselelerine duyarlı bir şair olarak bilinir. Dini inançları kuvvetli olan Ersoy, şiirlerinde hem İslamiyet’in öğretilerine hem de milli değerlere vurgu yapmıştır. Sade bir dille yazdığı şiirlerde halkın sesi olmuştur. “Sanat için sanat” anlayışına karşı çıkmıştır. Aruzu Türkçeye başarı ile uygulamıştır.
Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Savaşı’na Katılışı
Mehmet Akif Ersoy; milli mücadeleyi desteklemiş, Anadolu’da milli mücadelenin yanında olmuş, halkı teşvik eden şiirler ve konuşmalar yapmıştır. Ankara’ya gelerek TBMM’de yer almış, milli mücadeleye edebi ve siyasi katkılar sunmuştur.
Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’nı Yazması
1921’de TBMM, bir milli marş yazılması için yarışma düzenlemiştir. Mehmet Akif, bu yarışmaya katılmamıştır ancak arkadaşlarının teşvikiyle marşı yazmış ve yarışmaya göndermiştir. İstiklal Marşı, 12 Mart 1921’de kabul edilerek Türkiye Cumhuriyeti’nin milli marşı olmuştur.
Mehmet Akif Ersoy’un Eserleri
- “Safahat” – 1911
- “Sırât-ı Müstakîm” – 1912 (Dergi)
- “Bânî İstîklâl” – 1924
- “Hatıralar” – (Ölümünden sonra yayımlanmıştır)
Mehmet Akif Ersoy Zamanındaki Edebi Ortam
Ersoy’un yaşadığı dönem, Türk edebiyatında dilde sadeleşme hareketinin etkili olduğu, halkın duygu ve düşüncelerine yön veren milli bir edebiyat anlayışının geliştiği bir dönemdir. Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinden Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarına denk gelen bu dönemde, Batı’dan alınan etkilerle birlikte kendi öz değerlerimize dönüşü teşvik eden bir edebiyat anlayışı gelişmiştir. Ersoy, bu dönemin milliyetçi ve halkçı edebiyat anlayışının en önemli temsilcilerindendir.