To sneeze (hapşırmak) , to cry (ağlamak) , to shriek (çığlık atmak) , to jump (atlamak) , to dunk (banmak) , to read (okumak) , to eat (yemek) bunların hepsi birer infinitive dir. Tüm infinitiveler “to” ile başlar tıpkı fiillerin basit halleri gibi.
TO + VERB = INFINITIVE
!UYARI: Infinitiveler fiil olmadıkları için sonlarına fiillerin aldıkları ekleri ( -s, -es, ing … ) asla almazlar.
Infinitiveler cümle içinde isim, sıfat ve zarf olarak kullanılabilirler.
ÖRNEKLER
- To sleep is the only thing Eli wants after his double shift waiting tables at the neighborhood café. (Neighborhood cafede çift vardiya çalıştıktan sonra, uyumak Eli’nin tek düşünebildiği isteğidir.)
“To sleep” burada isim görevindedir çünkü özne olarak kullanılmıştır. - Wherever Melisa goes, she always brings a book to read in case conversation lags or she has a long wait. (Melisa nereye giderse gitsin davalardaki gecikme aralarında ya da uzun bekleyişlerinde yanında okumak için her zaman kitap getirir.)
Burada “to read” sıfat görevinde kullanılmıştır.
NOT: Bazı infinitiveler to ile başlamaz, bu infinitivelerin başında “to” yu yok eden fiiller vardır bu fiiller şunlardır :
Feel (hissetmek), hear (duymak), help (yardım etmek), let (bırakmak) , make (yapmak), see (görmek) ve watch (izlemek).
Bu fiillerle oluşturulacak yapılar şuna benzer:
Special verb + dolaysız tümleç + (to çıkarılmış) infinitive
ÖRNEKLER
- Theodore felt the rain splatter on his hot, dusty skin. (Theodore sıçrayan yağmur damlasını sıcak pürüzlü teninde hissetti.)
Felt = Special verb the rain = dolaysız tümleç splatter = infinitive - When Danny heard the alarm clock buzz, he slapped the snooze button. (Danny saatten çıkan alarm sesini duyduğunda, erteleme butonuna bastı.)
Heard = Special verb alarm clock = dolaysız tümleç buzz = infinitive - Although Dr. Ribley spent an extra class period helping us understand logarithms, we still bombed the test. ( Dr.Ribley nin bizim logritmayı anlamamız için ekstra zaman harcamasına rağmen, testte yine bocaladık.)
Helping = special verb Us = dolaysız tümleç understand = infinitive - I removed the cover of the cage and let him pet Squeeze.
(Kafesin kapağını açtım ve Squeeze sevmesi için bıraktım.)
Let = Special verb him = dolaysız tümleç pet = infinitive - I said a prayer when I saw my friends mount the Kumba. (Arkadaşlarımı Kumba’nın üstünde gördüğümde, dua ettim.)
Saw = Special verb my friends = dolaysız tümleç mount = infinitive