Nüfusun Dağılışı ve Hareketleri

📅 23 Aralık 2024|23 Aralık 2024
Güncel
Nüfusun Dağılışı ve Hareketleri

Konu Özeti

Nüfusun dağılışı doğal faktörler (iklim, yer şekilleri, su kaynakları) ve beşeri faktörler (sanayi, ticaret, ulaşım, göç) ile şekillenir. Türkiye’de nüfus, genellikle iklimin uygun olduğu kıyı bölgelerinde yoğunlaşırken, dağlık ve kurak alanlarda seyrektir. Göç, nüfus hareketlerinde önemli bir etkendir. Beyin göçü ise gelişmiş ülkelere vasıflı bireylerin göç etmesidir.

Bu konuda
  • Nüfus dağılışını etkileyen faktörleri
  • Türkiye'de nüfus yoğunluğunu etkileyen unsurları
  • Göç ve beyin göçünün nedenlerini
öğreneceksiniz.
Reklamsız Bikifi Mobil Uygulaması!
Dünya'da nüfusun dağılışını etkileyen doğal ve beşeri faktörler

Doğal Faktörler

İnsanlık tarihinin ilk dönemlerinde nüfusun dağılışında doğal faktörler daha etkili olmuştur. İnsanlar iklimin elverişli olduğu alanlarda, tarıma elverişli ve su kaynaklarının bulunduğu topraklarda yaşamıştır.

İklim

Sıcaklığın çok yüksek olduğu ve çok düşük olduğu kuşaklar, ılıman kuşağa göre daha az nüfuslanmış durumdadır. Özellikle Asya’nın doğusu, güneyi ve güneydoğu kıyıları, Avrupa Kıtası ve ABD’nin doğu kıyıları oldukça nüfuslanmış yerlerdir.

Yıllık toplam yağış miktarının az olduğu alanlar su kaynaklarının yetersiz olması nedeniyle nüfusun oldukça az veya hiç olmadığı yerlerdir. Bu nedenle çöller, kutuplar ve Ekvatoral kuşakta deniz seviyesinden 1000 metreye kadar olan yerler oldukça az nüfuslanmış durumdadır. Özellikle dönenceler civarındaki karaların iç kesimleri ve Orta Asya’daki çöl bölgeleri az nüfuslanmış yerlerdir.

Yeryüzü Şekilleri

Yükseltinin fazla olduğu ve yer şekillerinin engebeli olduğu yerler az nüfuslanmış yerlerdir. Bunun nedeni ise yüksek ve engebeli yerlerde ulaşım elverişsizdir, tarım alanları dardır ve iklim genellikle elverişsizdir. Alp, Himalaya, Kayalık ve And dağlarının civarları nüfus olarak az olan yerlerdir.

Toprak Yapısı

Tarıma elverişli topraklar ve gür otlakların olduğu yerler tarım ve hayvancılıkla uğraşan insanlar için elverişli alanlardır. Bu nedenle bu tür yerlerde nüfuslanma fazladır. Aynı zamanda geniş tabanlı vadi ovaları ve delta ovalarında toprakların verimli olması nedeniyle nüfuslanma fazladır. Özellikle Ganj, İndus, Nil, Fırat ve Dicle nehirlerinin vadi tabanları ve delta ovaları sık nüfusludur.

Kara ve Denizlerin Dağılışı

Karaların oranının fazla olduğu Kuzey Yarım Küre, Güney Yarım Küre’ye oranla daha fazla nüfuslanmıştır. Özellikle de Kuzey Yarım Küre’nin orta kuşağında karaların fazla olmasından ve elverişli iklimden dolayı nüfus oldukça fazladır.

Su Kaynakları

Su kaynaklarının çevresinin yeterli olduğu alanlar fazla nüfuslanırken; yetersiz olduğu alanlar az nüfuslanmıştır. Nil, İndus, Fırat, Dicle ve Ganj nehirlerinin çevresi nüfusun toplandığı alanlardır.

Beşeri Faktörler

Tarihi Faktörler

İlk yerleşmelerin olduğu alanlar günümüzde de nüfusun yoğunlaştığı alanlardır. Dini ve kültürel unsurların bu bölgelerde bulunması nüfusun yoğun olmasında etkilidir. Nil, Mezopotamya, Hint ve Çin medeniyetlerinin ortaya çıktığı alanlar bugün de nüfus bakımından yoğundur.

Tarım

Tarımsal faaliyetlerin yoğun olduğu alanlar geçmişte de günümüzde de nüfuslanması fazla olan yerlerdir. Tarımsal faaliyetlerin gelişmiş olduğu yerler sık nüfusludur. Nil, İndus ve Ganj deltaları en güzel örneklerdir.

Sanayi

Sanayi faaliyetleri, nüfusun nitelik ve nicelik özellikleri ile nüfus hareketleri üzerinde en fazla etkiye sahip faktördür. Sanayi ile birlikte nüfus artış hızı en yüksek seviyelere ulaşmıştır. Sanayinin gelişmiş olduğu yerlerde iş imkanlarının da fazla olması nedeniyle nüfuslanma fazladır. Özellikle Batı Avrupa, Doğu Asya ve Kuzey Amerika sanayi faaliyetleri nedeniyle yoğun nüfusa sahiptir.

Madencilik

Maden bulunması ve işlenmesi için fabrika kurulması iş imkanlarını artırdığı için nüfuslanmaya neden olmaktadır. Özellikle Almanya’nın Ruhr Bölgesi madencilik faaliyetleri sebebiyle yoğun nüfusa sahiptir.

Turizm

Turizm önemli bir geçim kaynağıdır. Bu nedenle turizm faaliyetlerinin yoğun olduğu bölgelerde nüfus da yoğundur. Akdeniz kıyı kuşağındaki ülkelerde yaz mevsiminde; kış mevsiminin uzun sürdüğü ve dağlık bölgelerde ise kış mevsiminde yoğun nüfus artışı gözlemlenmektedir.

Ulaşım

Ulaşım olanaklarının iyi olduğu bölgelerde sanayi, ticaret ve turizm gibi faaliyetlerde iyi olduğu için nüfus da yoğunlaşır. Buna en güzel örnek; Londra’dır.

Ticaret

Geçmişte İpek Yolu ve Baharat Yolu üzerindeki yerlerin sık nüfuslandığı görülmüştür. En önemli ekonomik faaliyet olan ticaretin iyi olduğu yerlerde nüfuslanma yüksektir. Günümüzde önemli limanların ve kavşak noktalarının nüfusu oldukça fazladır.

Dünya Üzerinde Sık Nüfuslanmış Yerler

  • Muson Asyası= Bol yağışlı olmasından dolayı tarım yönünden verimlidir. Çin, Hindistan, Endonezya ve Malezya bu bölgededir.
  • Japonya= Sanayileşme ve madencilik yönünden gelişen Japonya’nın nüfusu oldukça yoğundur.
  • Akarsu Havzaları ve Deltalar= Tarım koşulları elverişlidir. Nil, Ganj, İndus, Fırat ve Dicle akarsu havzaları nüfus yönünden yoğundur.
  • Batı Avrupa= Yükseltinin az, toprakların tarıma elverişli, ılıman iklim bölgesi, madencilik, endüstri ve ticaretin fazla olması nedeniyle nüfus bakımından yoğundur.
  • Kuzey Amerika’nın Doğu Kıyılar= Yer şekillerinin yerleşmeye elverişli olması; sanayi, tarım, deniz, uygun iklim koşulları ve ulaşım kolaylığı nedeniyle sık nüfuslanmıştır.
Dünya'daki sık nüfuslu yerler

Dünya Üzerinde Seyrek Nüfuslanmış Yerler

  • Ekvator Kuşağı= Tropikal kuşakta Amazon ve Kongo Havzaları gibi alçak yerler; yüksek sıcaklık, nemlilik, sık ormanlar ve bataklıklar nedeniyle az nüfuslanmıştır.
  • Kutuplar ve Çevresi= Antarktika, Gröland, Alaska, Kanada’nın Kuzeyi, İskandinav Yarımadası ve Sibirya az nüfuslanmıştır. Bunun nedeni ise düşük sıcaklıklardır.
  • Yükseltinin ve Engebenin Fazla Olduğu Alanlar= İklim koşullarının her türlü ekonomik faaliyeti sınırlandığı yerler az nüfuslanmıştır. Örneğin; Alpler, Himalayalar, And ve Kayalık Dağları gibi.
  • Çöller= Dönenceler çevresindeki Meksika, Büyük Sahra, Arabistan, Kalahari, Gibson çölleri ile karaların içerisinde bulunan Büyük Tuz Gölü Çölü, Asya’nın iç kesimleri su kaynaklarının yetersizliği ve sıcaklık ortalamalarının yüksekliği nedenleri ile az nüfuslanmıştır.
  • Bataklıklar= Yağış miktarının fazlalığı, toprağın ıslaklığı nedeniyle verimsizdir. Bu nedenle az nüfuslanmıştır.
Dünya'daki seyrek nüfuslu yerler

Türkiye’de Nüfusun Dağılışı

Türkiye’de nüfusun dağılışı düzensizdir. Türkiye’de nüfus yoğunluğunun fazla olduğu yerler; iklim, tarım ve ulaşım şartlarının iyi olduğu yerlerdir. Buna karşılık nüfus yoğunluğunun az olduğu yerler ise engebeli, yüksek ve karasal iklim şartlarına sahip yerlerdir.

Türkiye’de Nüfusun Dağılışını Etkileyen Faktörler

İklim

Türkiye’de yağış miktarının fazla olduğu yerler, nüfuslanmanın da en yoğun olduğu yerlerdir. Tü-rkiye’de nüfusun büyük bir kısmı, denizellik etkisi ile Marmara, Ege, Karadeniz ve Akdeniz kıyılarında toplanmıştır. Buna karşılık yağışın az olduğu iç bölgelerde ise nüfuslanma azalmaktadır. Örnek olarak Tuz Gölü ve çevresi verilebilir. Öyle ki Tuz Gölü ve çevresi, Türkiye’nin en seyrek nüfuslandığı alanıdır. Ayrıca Türkiye’de bol yağış almasına rağmen az nüfuslanmış yerlerde bulunmaktadır: Menteşe Yöresi, Yıldız Dağları, Toros Dağları ve Doğu Anadolu’daki yüksek dağlar. Bunun nedeni ise; yüksek ve engebeli yer şekillerinin tarımsal faaliyetlere izin vermemesidir.

Aynı zamanda Türkiye’de yükseltinin fazla olduğu yerler sıcaklık değerlerinin düşmesine sebep olduğu için ve kış mevsiminin uzun sürmesinden dolayı yine tarımsal faaliyetleri olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle yüksek ve soğuk yerlerde nüfuslanma azdır. Örneğin; Kuzey Anadolu Dağları, Toros Dağları ve Doğu Anadolu’daki dağların 2000 metre üzerindeki yerlerinde yerleşmelere rastlanmamaktadır. Buna karşılık kış mevsiminin ılık geçtiği yerler özellikle Ege ve Akdeniz nüfus bakımından yoğundur.

Yeryüzü Şekilleri

Türkiye, yüksek ve engebeli bir ülkedir. Türkiye’de yükselti azaldıkça nüfus yoğunluğu artmaktadır. Türkiye nüfusunun çoğunluğu yükseltinin az olduğu kıyı ovaları, iç ovalar ile alçak plato alanlarında toplanmıştır. Örneğin; Çukurova, Çatalca-Kocaeli Platosu ve Ege ovaları gibi. Buna karşılık dağlık alanlarda nüfuslanma azdır.

Türkiye’de arazilerin eğimli olması yerleşmeyi, tarımsal faaliyetleri ve ulaşım olanaklarını olumsuz etkilediği için düz ve az eğimli araziler yoğun olarak nüfuslanmıştır. Örneğin; Bafra Ovası, Çarşamba Ovası, Çukurova gibi. Yüksek dağlar ve dik yamaçlar ise nüfuslanmanın az olmasına sebep olmaktadır. Örneğin; Kuzey Anadolu’nun Dağları, Toros Dağları, Ege Bölgesi’ndeki kıyı ve iç kesimlerdeki dağlık alanlar gibi.

Aynı zamanda Türkiye’deki dağların güney yamaçları, kuzey yamaçlarına göre daha fazla nüfuslanmıştır. Bunun nedeni ise; bakı durumudur.

Dağların uzanış doğrultusu da Türkiye’de nüfuslanmayı etkileyen faktörlerden biridir. Karadeniz ve Akdeniz bölgelerinde kıyıya dönük yamaçlar daha yoğun nüfusludur.

Su Kaynakları

Türkiye’de nüfusun büyük bir kısmı su kaynaklarının yanında toplanmıştır. Akarsu kenarında kurulan Adana, Amasya, Eskişehir, Edirne ve Antakya gibi şehirler bu duruma örnek verilebilir. Ayrıca deniz ve göl kenarlarında nüfusun yoğunlaşmasını sağlayan bir başka etken de balıkçılık, turizm ve ulaşım gibi faaliyetlerin görülmesidir.

Toprak Yapısı

Tarıma elverişli topraklar ve gür otlakların olduğu yerler tarım ve hayvancılıkla uğraşan insanlar için elverişli alanlardır. Bu nedenle bu tür yerlerde nüfuslanma fazladır. Aynı zamanda geniş tabanlı vadi ovaları ve delta ovalarında toprakların verimli olması nedeniyle nüfuslanma fazladır. Örneğin; Çukurova, Küçük Menderes, Büyük Menderes, Gediz, Bafra, Çarşamba ovaları gibi. Verimli topraklara sahip iç ovalar da nüfus bakımından yoğundur. Örneğin; Bolu, Adapazarı, Isparta, Elazığ, Malatya gibi. Tarıma elverişsiz toprakların bulunduğu Akdeniz’deki kalkerli araziler az nüfusa sahiptir.

Bitki Örtüsü

Ormanların sık ve geniş alanlara yayıldığı yerlerde nüfus azdır. Bunun nedeni; ormanlık alanların tarım ve yerleşmeye uygun olmamasıdır. Örneğin; Karadeniz bölgesindeki ormanlık alanlar nüfus bakımından seyrektir.

Tarihi-Askeri ve Siyasi Faktörler

İlk yerleşmelerin olduğu alanlar Türkiye’de nüfusun yoğunlaştığı alanlardır. Örneğin; Sivas, Kayseri, Erzurum, Diyarbakır gibi. İstanbul, Bursa, Edirne, Konya gibi şehirler geçmişte başkentlik yapmış merkezler olduğu için buraların nüfusu da yoğundur. Türkiye’nin çeşitli yerlerinde kurulan askeri tesisler de o yerlerin nüfusunun artmasına neden olmaktadır.

Ekonomik Faaliyetler

Türkiye’de tarım, sanayi, madencilik, ticaret, turizm gibi ekonomik faaliyetlerin geliştiği bölgeler; iş imkanı sağladığı için nüfus alan yerlerdir. Türkiye’de bazı yerleşim alanlarında sanayi faaliyetleri sonucu nüfusun arttığı görülür. Örneğin; İstanbul, İzmir, Bursa, Kocaeli, Adana, Gaziantep gibi. Ayrıca madencilik faaliyetleri de nüfus dağılışını etkilemektedir. Zonguldak’ta taş kömürü, Batman’da petrol sayesinde nüfus miktarı artmıştır.

Tarım faaliyetlerinin yoğunlaştığı verimli ovalar da nüfusun arttığı alanlar olarak dikkat çekmektedir. Örneğin; Çukurova, Silifke, Gediz, Çarşamba, Eskişehir, Bursa, Balıkesir, Malatya ve Elazığ gibi. Akdeniz ile Ege ve Marmara denizlerinin kıyı kesiminde bulunan birçok yerleşim alanı, turizm faaliyetlerine bağlı olarak gelişmiş ve bu alanlarda nüfus artmıştır. Örneğin; Bodrum, Marmaris, Alanya, Manavgat, Kemer ve Kuşadası gibi.

Ulaşım

Ulaşım olanaklarının iyi olduğu bölgelerde sanayi, ticaret ve turizm gibi faaliyetlerde iyi olduğu için nüfus da yoğunlaşır. Önemli kara, deniz, demir ve hava yollarına yakın yerleşim alanları da nüfusun sıklaştığı yerler arasındadır. Örneğin; İstanbul, İzmir, Ankara, Konya, Eskişehir, Kayseri ve Gaziantep gibi illerin gelişmesinde bu yerleşim yerlerinin işlek yolların kesiştiği noktalarda bulunması etkili olmuştur. Ayrıca dış ticarette Türkiye’nin önemli giriş çıkış noktaları olan büyük limanlara sahip yerler de aynı özelliğe sahiptir ve yoğun olarak nüfuslanmıştır.

İç ve Dış Göçler

Türkiye’de nüfusa çeşitli iş olanakları sağlayan sanayi, ticaret, tarım gibi birçok ekonomik faaliyet daha çok batı bölgelerinde yoğunlaşmıştır. Bu durum özellikle doğu bölgelerden bu bölgelere doğru göçleri artırmıştır. Bu nedenle bu bölgeler, hem nüfus yönüyle hem de kalabalık nüfuslu yerleşmeler yönüyle önde gelmektedir.

Göç

Göç; insanların doğal, ekonomik, sosyal veya siyasal nedenlerden dolayı sürekli olarak yaşadığı yerden başka yerlere kalıcı veya geçici olarak yerleşmelerine denir. İlk insandan günümüze kadar insanlar çeşitli nedenlerle yer değiştirmiştir. Önceleri doğal nedenlerden dolayı göç eden insanlar teknoloji geliştikçe ekonomik, siyasi ve sosyal nedenlerden dolayı da göç etmeye başlamışlardır.

Türkler, siyasi ve ekonomik nedenlerden dolayı ana yurtları olan Orta Asya’dan ayrılarak başka bölgelere doğru göç etmişlerdir.

Türklerin Orta Asya’dan göç etmelerinde etkili olan faktörler;

  • Orta Asya’da yaşanan kuraklık ve olumsuz iklim değişiklikleri,
  • Salgın hayvan hastalıkları,
  • Hayvanlara otlak bulma ihtiyacı,
  • Artan nüfus nedeniyle geçim kaynaklarının yetersiz kalması,
  • Toprakların verimsizleşmesi,
  • Yeni yerler fethetme arzusu,
  • Türk boyları arasındaki mücadeleler,
  • Dış baskılardır. (özellikle Çin ve Moğol baskıları)

Ülkeler arasındaki anlaşmalar doğrultusunda gerçekleşen mübadele göçleri; ülkeler arasında yapılan siyasi anlaşmalarla belirlenen yerlerdeki nüfusun karşılıklı olarak yer değiştirmesine denir. Mübadele zorunlu bir göç türüdür. İnsanlar gönüllü olarak göç etmezler. Bu tip göçlere en güzel örnek; Lozan Barış Antlaşması sebebiyle Türkiye ile Yunanistan arasında görülen nüfus mübadelesidir. Bu mübadelede yaklaşık 1 milyon 200 bin Rum, Türkiye’den Yunanistan’a ve yaklaşık 450 bin Türk, Yunanistan’dan Türkiye’ye göç etmiştir.

Göç olayı hangi nedenden dolayı gerçekleşirse gerçekleşsin bu olayda itici ve çekici etmenler bulunmaktadır. Göç gönderen yerlerde itici, göç alan yerlerde ise çekici etmenler bulunmaktadır. İtici etmenler; insan yaşamanı tehdit eden veya güçleştiren etmenlerdir. Örneğin; savaşlar, doğal afetler, nüfusun hızlı artışı, sosyal hizmetlerin yetersizliği, işsizlik, güvenlik ihtiyacı, baskılar itici etmenlerdir. Çekici etmenler ise; insanlara daha iyi yaşam koşulları sunan etmenlerdir. Örneğin; yaşam standartının yükselmesi, iyi bir eğitim alma isteği, kariyer yapma isteği, daha iyi gelir elde etme isteği, kişisel ve inanç özgürlüğünü daha iyi yaşama isteği çekici etmenlerdir.

Göçlerin nedenlerini açıklayan tablo

Beyin Göçü

Beyin göçü, bilim ve tekniğin gelişmesine katkıda bulunabilecek vasıflı insan gücünün daha gelişmiş ülkelere çalışmak için yaptıkları göçe denir. Az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerden gelişmiş ülkelere beyin göçü gerçekleşir. Beyin göçü, ülkeler arasındaki gelişmişlik farklarının daha da artmasına neden olur.

Dünyada en çok beyin göçü veren ülkeler; Hindistan, Pakistan, Çin, Filipinler, Fas, Tunus, Cezayir, Nijerya ve Orta Asya Türki Cumhuriyetlerdir. En çok beyin göçü alan ülkeler; ABD, Kanada, Avustralya, Almanya, İngiltere, Fransa, İsviçre, İsveç ve Norveç gibi gelişmiş ülkelerdir.

Beyin göçünün nedenleri;

  • İşsizlik,
  • Eğitime uygun iş bulunamaması,
  • Sosyal sorunlar,
  • Araştırma imkanlarının olmaması,
  • Yetersiz teknoloji,
  • Siyasal sorunlar,
  • Güvensizlik,
  • Kötü çalışma koşulları,
  • Yüksek bir yaşam standartına ulaşma isteğidir.
Bu Yazıda Geçen Terimler
Sistememizde bu yazıda bahsi geçen kişilere ait bir biyografi bulunamamıştır.
Benzer İçerikler
Türkiye’de Nüfus
Coğrafya

Türkiye’de Nüfus

İçeriğe Git>
Dünya Nüfusunun Tarihi ve Dağılışı
Coğrafya

Dünya Nüfusunun Tarihi ve Dağılışı

İçeriğe Git>
Demografik Dönüşüm Süreci ve Nüfus Piramitleri
Coğrafya

Demografik Dönüşüm Süreci ve Nüfus Piramitleri

İçeriğe Git>
Nüfus Yoğunluğu ve Nüfus Piramitleri
Coğrafya

Nüfus Yoğunluğu ve Nüfus Piramitleri

İçeriğe Git>
Nüfusun Özelliklerini Belirleyen Unsurlar
Coğrafya

Nüfusun Özelliklerini Belirleyen Unsurlar

İçeriğe Git>
Nüfus Politikaları
Coğrafya

Nüfus Politikaları

İçeriğe Git>
Copyright © 2025 Bikifi
Star Logo
tiktok Logo
Pinterest Logo
Instagram Logo
Twitter Logo