Doğal Çevrenin Sınırlılığı

📅 17 Mart 2023|08 Mart 2025
Güncel
Doğal Çevrenin Sınırlılığı

Konu Özeti

İnsanlar doğayla sürekli bir etkileşim içindedir ve doğal kaynakların bilinçsizce kullanımı çevresel sorunlara yol açmıştır. Ekosistemlerin hassas dengesi bozulmakta, ormansızlaşma, su ve hava kirliliği, türlerin azalması gibi sorunlar, doğanın sınırlarını ortaya koymaktadır.

Bu konuda
  • Ekosistem kavramı ve özellikleri
  • Doğal kaynakların bilinçsiz kullanımının sonuçları
  • Besin zincirinin ekosistem dengesi üzerindeki önemi
  • Taşıma kapasitesinin aşılmasının çevreye etkileri
öğreneceksiniz.
Reklamsız Bikifi Mobil Uygulaması!

İnsanlar ilk zamanlarından beri doğa ile mücadele halindedirler. İnsanlar sürekli arayış halinde olmuşlar, doğal şartlarla mücadele etmişler ve doğal imkanları kendi ihtiyaçlarına göre değiştirerek kullanmışlardır. Doğal zenginliklerin sınırsız olabileceğini düşünerek uzun yıllar doğal kaynakları bilinçsizce kullanmışlardır. İnsan faaliyetleri sonucunda ozon tabakasındaki seyrelme, ormansızlaşma, su kirliliği, hava kirliliği ve küresel iklim değişimi gibi çevre sorunları doğanın işleyişini bozmuştur. Ayrıca insanların beşeri ve ekonomik faaliyetleri nedeniyle canlı türlerinin giderek azalması ve yok oluşu doğanın sınırlı olduğunu gözler önüne sermiştir. Artan çevresel kaygılar, dünyada doğal sistemin işleyişi hakkında daha kapsamlı çalışmaların yapılmasına zemin hazırlamıştır.

Yeryüzündeki belirli bir bölgede bulunan canlılar kendi aralarında ve doğal çevre ile etkileşime girerek bir sistem oluştururlar. Bu sistem, ekosistem olarak adlandırılır. Ekosistem dinamik ve değişkendir. Ekosistemi oluşturan canlılarda veya doğal çevrede meydana gelen değişimler ekosistemin de değişmesine neden olmaktadır. Örneğin bir gölün su miktarının azalması veya suyunun kirlilik düzeyinin değişmesi nedeniyle gölde yaşayan bitki ve hayvanlar da bu değişimden etkilenmektedir. bir ekosistemde yer alan canlı türlerinin veya sayılarının değişmesi de ekosistemin değişmesine neden olur. Örneğin; Bolu il sınırları içinde yer alan Sülüklü Göl’de yöre halkı tarafından alabalık ve sazan gibi balık türleri yetiştirilmeye başlanmış ve balıkların sülükleri yemesiyle gölde sülük kalmamıştır. Bir başka örnek ise; sulak bölgede yaşayan kurbağaların yok edilmesi, o bölgedeki sivrisineklerin sayılarının artmasına neden olmaktadır.

İnsanların ormanları tahrip etmesi sel ve su taşkınlarına, toprak erozyonuna, kuraklığın artmasına, tarım alanlarının verimsizleşmesine, ekosistemdeki dengenin bozulmasına, canlı türlerinin yok olmasına, küresel ısınmaya ve iklim değişikliklerine neden olmaktadır. Nüfusun hızla artmaya devam etmesi tüketimi artırırken doğal kaynak tüketimini de artırmaktadır. Bu nedenle insan ve doğa arasındaki denge doğa aleyhine bozulmaktadır. Örneğin; her 1 dakikada 27 futbol sahası büyüklüğünde orman yok olmakta; önümüzdeki 25 yılda 28 bin tür tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalmakta; gezegenimizdeki toprağın yarısı son 150 yılda erozyon sonucunda kaybedilmekte; balık türlerinin %25’i azalmakta veya tamamen tükenmekte; son 200 yılda atmosfere 2,3 trilyon ton karbondioksit salınması hava kirliliği ve küresel iklim değişimine yol açmaktadır.

Kısacası; ekosistemler çok hassas bir denge üzerinde yer alır ve bu dengenin bozulmaması için canlılar arasındaki besin zincirinin korunması ve doğal çevrenin taşıma kapasitesinin aşılmaması gerekir. Çünkü ekosistemde canlılar arasındaki enerji ve madde transferi besin yolu ile gerçekleşmektedir. Enerjinin üreticilerden tüketicilere, tüketicilerden de ayrıştırıcılara geçmesi (yeşil bitkilerden otçullara, otçullardan etçillere, etçillerden ayrıştırıcılara) besin zinciri ile gerçekleşir. Ancak iklim değişimleri, canlıların doğal yaşam alanlarının bozulması, aşırı ve bilinçsiz avlanma gibi nedenlerle bazı türlerin yok olmaktadır ve bu durum da canlılar arasındaki besin zincirinin bozulmasına neden olmaktadır. Örneğin; Avustralya kıtasına bırakılan tavşan ve kedilerin sayısındaki artış, ekosistemdeki dengenin bozulmasına neden olmuştur. Tilkilerin avlanması fare, karga ve yılan sayısındaki artışa neden olmaktadır. Fare ve karga sayısının artması sonucunda tarım alanlarındaki ürünler de zarar görmektedir.

Bütün canlılar yaşamsal faaliyetlerini devam ettirebilmek için için su, oksijen, karbondioksit ve azot gibi maddelere ihtiyaç duymaktadır. Bu maddeler ise madde döngüleri ile yenilenmektedir. Madde döngüleri ile ekosistem yenilenerek devamlılık sağlanmaktadır. Fakat doğanın kendini yenileyebilmesinin sınırı vardır. Bu sınırı belirleyen temel unsur; canlı sayısıdır. Bir bölgedeki kaynakların besleyebileceği belli miktarda canlı sayısı bulunmaktadır. Taşıma kapasitesi; canlıların yaşamını destekleyebileceği en fazla birey sayısına taşıma denir. Taşıma kapasitesinin üzerine çıkılması durumunda ekosistemde bozulmalar görülür. Örneğin bir otlak alanında aşırı hayvan otlatılması ile taşıma kapasitesinin üzerine çıkılmış olur. Bu durum, bitkilerin kendilerini yenileme hızından daha hızlı tükenmesine, çayırların seyrelip erozyon sonucunda toprakların kaybedilmesine neden olur.

Doğal Kaynakların Bilinçsiz Kullanımı ve Çevre Sorunları

İnsanlar ihtiyaçlarını karşılamak için çevreyi kullanmıştır. Ancak sanayi faaliyetlerinin gelişmesi ve dünya nüfusunun hızla artması doğal kaynakların tüketiminin artmasına alternatif kaynaklara yönelmesine neden olmuştur. Doğal kaynakların kullanımı üzerindeki aşırı baskı, bilinçsizce tüketilmesi ve atıkların doğal ortamlara bırakılması çevre sorunlarının yaşanmasına yol açmıştır. Hava, su ve toprak gibi ortamlarda artan çevre kirliliği insan ve diğer canlıların yaşamı için tehlike oluşturmaktadır.

Ekonomik faaliyetler doğal kaynak kullanımını gerektirir. Bu doğal kaynaklardan biri de ormanlardır. Ormanlar kendini yenileme özelliğine sahip doğal kaynaklardandır. Fakat ormanların kendini yenileyebilmesi belirli bir süre içinde gerçekleşmektedir. Bu nedenle ormanların kısa süre içinde yoğun şekilde tahrip edilmesi ormanların kendini yenilmesine izin vermemektedir. Ormanların kendini yenileme hızından daha hızlı tüketilmesi ormanları sınırlı ve tükenebilir bir kaynak haline getirmektedir. Ormanların kereste elde etmek, yerleşme ve tarım alanı açmak gibi nedenlerle tahribi, bu doğal ortamın giderek yok olmasına yol açmaktadır.

Benzer bir durum balıklar için de geçerlidir. Günümüzde insanlar protein ihtiyacının büyük bir kısmını balıklardan ve kabuklu deniz hayvanlarından karşılamaktadır. Okyanus ve denizlerdeki balıklar endüstriyel balıkçılık denilen aşırı avlanma nedeniyle giderek azalmış ve bazı türler de yok olmuştur. Balıkların üreme hızından daha fazla sayıda balık avlanması denizlerde aşırı baskı oluşturarak doğal kaynağın tükenmesine yol açmıştır.

Kendisini yenileme özelliğine sahip ortamlar; hava, su ve topraktır. Hava, su ve toprak; bir takım kirleticilerle kirletildikleri zaman kendilerini yenileyerek temizleyebilmektedir. Fakat bu kaynakların kendilerini temizleme hızı, kirletilme hızına bağlı olarak değişmektedir. Bu ortamlar, kendilerini yenileme hızı ve miktarı üzerinde kirletici ile karşılaştığı zaman ortam bozulmaları ve çevre sorunları doğmaktadır. Günümüzde bu ortamların yoğun ve sürekli olarak kirletilmesi sonucunda kendilerini temizleme ve yenileme hızı büyük oranda aşılmıştır. Bu nedenle de birçok çevre sorunu ortaya çıkmaktadır.,

Bir su ortamı, az miktardaki kirletici madde karşısında kendi kendini temizleme kapasitesine sahiptir. Su döngüsü ekosistemde suyun tekrar kullanılabilir olmasını sağlar. Ancak akarsu, göl ve deniz gibi su ortamı içine suyun temizleme kapasitesi üzerinde kirletici madde atılırsa su kirliliği ortaya çıkar. Başlıca su kirleticileri; yerleşim birimlerinin kanalizasyon ve katı atıkları, sanayi faaliyetleri sonucu açığa çıkan zehirli atıklar, tarımsal ilaç ve gübrelerdir. Su kaynaklarının tarımsal amaçlı bilinçsiz kullanılması da bazı tatlı su göllerinin kurumasına ve yok olmasına neden olmaktadır. Aral Gölü, Orta Asya’daki dördüncü büyük göl iken bugün göl yatağındaki suların çekildiği gözlenmektedir. Afrika kıtasındaki Çad Gölü de bir başka örnektir.

Bu Yazıda Geçen Terimler
Sistememizde bu yazıda bahsi geçen kişilere ait bir biyografi bulunamamıştır.
Benzer İçerikler
Çevre Sorunları
Coğrafya

Çevre Sorunları

İçeriğe Git>
İklim Sistemi
Coğrafya

İklim Sistemi

İçeriğe Git>
Hava Olayları
Coğrafya

Hava Olayları

İçeriğe Git>
İnsan ve Çevre
Coğrafya

İnsan ve Çevre

İçeriğe Git>
Ekosistem
Coğrafya

Ekosistem

İçeriğe Git>
Ülkelerin Doğal Kaynak Kullanımının Çevre Üzerindeki Etkileri
Coğrafya

Ülkelerin Doğal Kaynak Kullanımının Çevre Üzerindeki Etkileri

İçeriğe Git>
Copyright © 2025 Bikifi
Star Logo
tiktok Logo
Pinterest Logo
Instagram Logo
Twitter Logo