Türkiye’nin İşlevsel Bölgeleri
Yeryüzünün şeklinden dolayı bir bütün olarak düşünmek çok zordur. Bu nedenle yeryüzü doğal, beşeri ve ekonomik özellikleri benzerlik gösteren alanlar diğer alanlardan ayrılacak şekilde sınıflandırılmıştır. Yeryüzünün bu tür yaklaşımlarla bölümlere ayrılması “bölge” kavramını doğurmuştur. Kısacası bölge; sahip olduğu unsurlara göre sınırlandırılmış, genelde benzer özellikteki yeryüzü parçaları veya mekan birimlerine verilen addır.
Bölgeler temel özelliklerine bağlı olarak şekilsel (formal) bölgeler ve işlevsel (fonksiyonel) bölgeler olarak ayrılmaktadır.
Şekilsel bölgeler; somut veriler ile sınıflandırılmış bölgelerdir. Şekilsel bölgeler; toprak, su, tarım, hayvancılık, nüfus, yerleşme ve sanayi gibi hem doğal hem de beşeri unsurların ölçülüp sınıflandırıldığı alanlardır. Bu tür bölgeler, doğal ve beşeri olarak da ayrılmaktadır. Şekilsel bölgelerin ölçüm ve sınıflandırılmasının doğal koşullara (yer şekilleri, toprak, iklim vb.) göre belirlendiği bölgelere doğal şekilsel bölgeler; beşeri faktörlere (nüfus, yerleşme, tarım vb.) göre belirlendiği bölgelere beşeri şekilsel bölgeler denir.
İşlevsel bölgeler; ekonomik ve kültürel yönden yerel, bölgesel, ulusal ve küresel çapta diğer bölgelerle etkileşim gösteren bölgelerdir. Bu bölgelerin belirlenmesinde insan faaliyetlerinin doğal ortam içinde oluşturduğu sosyoekonomik ortam etkili olmaktadır.
Türkiye’de işlevsel bölgeler, bir merkez etrafında gelişmiştir. Bu merkez, çeşitli faaliyetlerin işleyişini kontrol eden ve düzenleyen bir odak noktası konumundadır. Merkezler arasındaki etkileşimin artmasına bağlı olarak bölgelerin işlevsellikleri artabilir ya da azalabilir. Bu kriterlerle oluşturulan Türkiye’deki işlevsel bölgeleri dört başlık altında incelemek mümkündür:
- İşlevsel Yönetim Bölgeleri
- İşlevsel Hizmet Bölgeleri
- İşlevsel İstatistik Bölgeleri
- İşlevsel Plan (Proje) Bölgeleri
İşlevsel Yönetim Bölgeleri
İşlevsel yönetim bölgeleri; devletin ülkeyi kolayca yönetmesi, hizmetlerin yurt geneline ulaşımının sağlanması, denetim için yasaların dikkate alınmasıyla ayrılan bölümlere göre yönetilen bölgelere denilmektedir.
Türkiye’de yönetim; yerel ve merkeze bağlı yönetimler olarak ikiye ayrılmaktadır. Yerel yönetimler; belediye (büyükşehir, il, ilçe, belde) ve muhtarlıklardır. Merkeze bağlı yönetimler ise valilik ve kaymakamlıklardır.
İşlevsel Hizmet Bölgeleri
İşlevsel hizmet bölgeleri; sağlık, eğitim, ticaret, güvenlik, eğlence, ulaşım, turizm faaliyetleriyle ilgili olarak belirlenen bölgelere denilmektedir.
Hizmetlerin yurt geneline yayılışını sağlamak ve denetimini yapmak için yasalara bağlı kalarak oluşturulan devlet kurumları; Türkiye İstatistik Kurumu, Karayolları Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü, Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Birliği’dir.
- Meteoroloji Genel Müdürlüğü; meteorolojik verileri bilimsel araştırmalar ışığında ve en güvenilir şekilde sunan bir kurumdur.
- Karayolları Genel Müdürlüğü, 18 bölge müdürlüğü ile Türkiye’deki kara yolları ağını tespit etmek ve bu ağdaki değişiklikleri hazırlamak gibi hizmetler verir.
- Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 26 bölge müdürlüğü ile Türkiye’deki bütün su kaynaklarının planlanması, yönetimi, geliştirilmesi ve işletilmesinden sorumlu, merkez, yönetim bütçesine tabi özel bütçeli yatırımcı bir kuruluştur.
İşlevsel İstatistik Bölgeleri
İşlevsel istatistik bölgeleri; İstatistiki verilerin kaynağını oluşturan coğrafi alanlar ve bilimsel araştırmalar ışığında devlet tarafından oluşturulan bölgelere denilmektedir.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Türkiye’nin sosyoekonomik yapısı ile ilgili çeşitli verilerin toplanması konusunda çalışmalar yapmaktadır. TÜİK; istatistik bölge birimleri sınıflandırmasını, istatistik verilerin toplanmasını, bölgelere özel sosyoekonomik çözümlemelerin yapılması ve bölgesel politikaların sınırlarının çizilmesini sistematik bir şekilde yapmaktadır. Ayrıca elde edilen verilerin Avrupa Birliği Bölgesel İstatistik Sistemi’ne uygun, karşılaştırmaya müsait ve tüm ülkeyi kapsayan bir yapıya sahip olması hedeflenmektedir.
🚀DETAY BİLGİ: 22 Eylül 2002 tarihli 2002/4720 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile “Avrupa Birliği Bölgesel İstatistik Sistemi” adıyla yürürlüğe konan istatistik bölge birimleri sınıflandırmasında illerin her biri “Düzey 3” olarak adlandırılmıştır. Coğrafi, ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan birbirine benzeyen komşu iller ise ekonomik etki alanları ve nüfus miktarları baz alınarak “Düzey 2” ve “Düzey 1” olarak sınıflandırılmıştır.
İşlevsel Plan (Proje) Bölgeleri
Bölgeler; doğal ve beşeri faktörlerin etkisi ile aynı düzeyde gelişme gösterememişlerdir. Bölgeler arasındaki kalkınma farklılıklarının giderilmesi amacıyla ülkeler çeşitli bölgesel planlamalar yapmaktadır. Bölgesel kalkınma planlarının temel amacı; bölgedeki ekonomiyi canlandırmak, yatırımları artırmak ve bölge halkının ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmaya katılmasını sağlamaktır.
Türkiye’nin Bölgesel Kalkınma Projeleri
Ekonomik ve sosyal kalkınma için gerekli her türlü kaynağın, nüfus ve ekonomik faaliyetlerin ülkenin her yerinde dengeli dağılması hedeflenerek Türkiye’de de bölgeler arasındaki ekonomik ve sosyal farklılıkları gidermek için bölgesel kalkınma çalışmaları başlatılmıştır.
⭐Bu projeler;
- Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP),
- Doğu Anadolu Projesi (DAP),
- Doğu Karadeniz Projesi (DOKAP),
- Zonguldak, Bartın, Karabük Projesi (ZBK),
- Konya Ovası Projesi (KOP) ve
- Yeşilırmak Havzası Gelişim Projesi’dir (YHGP).
Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP)
GAP; Fırat ve Dicle nehir havzasında sulama ve hidroelektrik enerji üretimine yönelik planlanan bi projedir. Proje alanı Fırat-Dicle Havzası ile yukarı Mezopotamya ovalarında yer alan 9 ili (Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak) kapsamaktadır. GAP kapsamındaki illerin alan ve nüfus büyüklüğü, Türkiye’nin ortalama % 10,8’ i civarındadır.
GAP kapsamında 22 baraj, 19 hidroelektrik santral ve 1,7 milyon hektar tarım alanının sulanması amaçlanmaktadır. 1980’li yıllarda başlayan projenin bugün %55’lik kısmı bitirilmiştir.
Güneydoğu Anadolu Projesi’nin Amaçları
- Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin sahip olduğu kaynakları değerlendirmektir.
- Yöre halkının gelir düzeyini ve yaşam kalitesini yükseltmektir.
- Konut ihtiyacını karşılayıp mevcut konutları iyileştirmektir.
- Ulaştırma hizmetlerinin yapılmasını sağlamaktır.
- Bölgedeki eğitim seviyesini yükseltmektir.
- Kurumlar arasındaki eş güdümü sağlamaktır.
- Sanayi, maden, tarım, ormancılık, sağlık, kültür, turizm ve enerji alanlarında şartları iyileştirmektir.
- Bu Bölge ile diğer bölgeler arasındaki gelişmişlik farkını gidermektir.
- Kırsal alandaki verimliliği ve istihdam olanaklarını artırarak ulusal düzeyde ekonomik gelişme ve sosyal istikrar hedeflerine katkıda bulunmaktır.
GAP ve Tarım
GAP bölgesinin sanayisi tarıma dayalıdır. Bu nedenle bu bölgedeki kalkınmanın temel amacı; doğal kaynakların iyi ve verimli bir şekilde kullanılması ile bölgenin tarıma dayalı bir ihracat merkezi haline getirmektir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin toplam arazi varlığının %43,6’sı bitkisel üretim, %29,4’ü çayır mera ve % 19,2’si orman fundalık arazisidir.
GAP bölgesi %58 oranla Türkiye pamuk üretiminin yarıdan fazlasını karşılamaktadır. Aynı zamanda kırmızı mercimeğin %97,5’i, Antep fıstığının %93,5’i, arpanın %16’sı, durum buğdayının %52,1’i ile mısırın %29,9’u yine GAP bölgesinden karşılanmaktadır.
Bölgede sulama projelerinin tamamlanmasıyla birlikte özellikle yaş sebze, meyve ve endüstri bitkilerinin (pamuk, mısır, soya) üretiminde de artış beklenmektedir.
GAP ve Hayvancılık
GAP bölgesinde hayvancılık, genellikle meraya dayalı geleneksel yöntemlerle yani ekstansif yöntemlerle yapılmaktadır. Türkiye’de mevcut sığır varlığının yaklaşık %7,3’ü, koyun varlığının %16,2’si ve keçi varlığının % 22,8’i GAP bölgesinde bulunmaktadır.
Bölgede hayvancılığın ve yem bitkileri üretiminin geliştirilmesi hedeflenmektedir. Böylece Türkiye’deki hayvansal ürünlere (et, süt, yumurta) olan talebin karşılanması beklenmektedir.
GAP ve Su Ürünleri
GAP bölgesi çok büyük bir su potansiyeline sahiptir. Çünkü Fırat-Dicle Havzası’nda 2.235 km uzunluğunda akarsu, 6.481 hektar doğal göl ve 129.987 hektar baraj gölü bulunmaktadır.
GAP bölgesinde barajların tamamlanması ile birlikte yaklaşık 198.473 hektar su yüzey alanı hedeflenmektedir. Böylece bölgenin su ürünleri üretim ve tüketimi artış gösterecek ve ulusal ekonomiye önemli bir katkı sağlanacaktır.
Türkiye’de iç sulardan elde edilen balığın avcılıkta %4,3’ü ve yetiştiricilikte %7,6’sı GAP bölgesinden sağlanmaktadır.
GAP ve Sanayi
GAP bölgesinde tarıma dayalı sanayinin gelişmesi diğer sanayi kollarının gelişmesini de sağlamıştır.
GAP bölgesinde 17 adet Organize Sanayi Bölgesi (OSB) tamamlanmıştır. Tamamlanan OSB’lerde 1.845 firma üretime geçmiş ve 164.109 kişiye istihdam olanağı sağlanmıştır.
GAP ve Sağlık
GAP’la birlikte bölgedeki sağlık hizmetleri de gelişmiştir. Sağlık Bakanlığı bölge halkına iyi şartlarda hizmet verebilmek adına gerekli tedbirlerin alınması sağlamıştır. Hastane sayısı artmış ve var olanların yanında yüksek kapasiteli yeni hastaneler inşa edilmiştir.
📚KISA BİLGİ: GAP’ın gelişmesine fayda sağladığı sektörler; turizm, eğitim, kültür, ulaşım, haberleşme, tarım, kentsel ve kırsal altyapı, sağlık ve sanayidir.
Doğu Karadeniz Projesi (DOKAP)
Doğu Karadeniz Projesi;Artvin, Bayburt, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Rize, Tokat, Samsun ve Trabzon illerinin kalkınmasına hız vermek amacıyla hazırlanmış projedir.
⭐DOKAP amaçları;
- Doğu Karadeniz Bölgesi’nin kaynaklarını değerlendirerek bölgenin yaşam kalitesi ve gelir düzeyini artırmaktır.
- Bölge içi ve bölgeler arası gelişmişlik farkını azaltmaktır.
- Ülke düzeyinde sosyal istikrar ve ekonomik gelişmeyi sağlamaktır.
- Kıyı kesimlerinde ürün çeşitliliğini artırmaktır.
- Yaylacılık olmak üzere turizm faaliyetlerini geliştirmektir.
DOKAP bölgesi önemli bir orman varlığına sahiptir. Bölgenin yaklaşık %37’si ormanlarla kaplıd ır. Dolayısıyla orman endüstrisi için ham maddeler buradan karşılanır. Aynı zamanda balıkçılık faaliyetleri açısından da önemli bir potansiyele sahiptir. Deniz ürünleri avcılığı ile yapılan üretimde ilk sırayı %31,5 oran ile almaktadır.
Yeşilırmak Havzası Gelişim Projesi (YHGP)
Yeşilırmak Havzası Gelişim Projesi; en uygun ve ekonomik arazi kullanımının yapılabilmesinin amaçlandığı ve Amasya, Çorum, Samsun ve Tokat illerini kapsayan bir projedir.
⭐YHGP amacı;
- Yeşilırmak ve kollarında oluşan kirlilik alanlarını tespit etmek ve önlem almaktır.
- Erozyonla mücadele etmektir.
- Akış rejimini düzenlemektir.
- Ekonomik ve sosyokültürel kalkınmayı sağlamaktır.
- Şehirleşme ve sanayileşmede plansızlığı gidermektir.
Bu projede Coğrafi Bilgi Sistemlerinden (CBS) yararlanılarak çalışmalar yapılmaktadır. Bir başka deyişle havzada yer alan illerin uydu görüntüleri, yol güzergâhları ve yerleşim yerleri, idari sınırlar, su kaynakları, toprak, eğim, bakı, güneşlenme süresi ve meteoroloji verileri kullanılmaktadır. Proje kapsamındaki il merkezlerinin ve ilçelerin güçlü ve zayıf noktaları tespit edilerek gerekli çalışmalar başlatılmıştır.
Doğu Anadolu Projesi (DAP)
Doğu Anadolu Projesi (DAP); Ağrı, Ardahan, Bingöl, Bitlis, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Hakkari, Iğdır, Kars, Malatya, Muş, Tunceli, Vanve Sivas illerini kapsayan bir bölgesel kalkınma projesidir.
⭐DAP amacı;
- Gıda, tarım ve hayvancılık sektöründe verimlilik ve katma değeri artırmaktır.
- Kişi başına düşen geliri artırıp bölgeler arasındaki ekonomik farklılıkları azaltmaktır.
- Bölge dışına göçü azaltmak ve göçlere bağlı olarak gelişen sorunları en aza indirmektir.
- Kırsal ve kentsel alanlarda bölge halkının refah seviyesini yükseltmektir.
- Altyapı, kentleşme ve çevre koruma sorunlarını gidermektir.
Bölgenin coğrafi yapısına bağlı olarak yükseltinin fazla olması, yer şekillerinin engebeli olması ve sert karasal iklim koşulları, çalışmaların daha çok tarım ve hayvancılık üzerinde yoğunlaşmasına neden olmuştur. Bölgenin zengin jeolojik-tektonik yapısı, maden çeşitliliğinin fazla olmasına ve bu potansiyelin fazla olmasını sağlamıştır.
Zonguldak Bartın Karabük Projesi (ZBK)
Zonguldak-Bartın-Karabük Bölgesi; kömür işletmeciliği ile demir-çelik sanayisinin verimliliğini yükseltmek ve bu iki temel alana bağlı yeni yatırım alanları oluşturmak, tarım, ticaret ve hayvancılığı geliştirmek amacı ile oluşturulan projedir. Bu proje Karadeniz Bölgesi’nin Batı Karadeniz Bölümü içinde yer almaktadır. ZBK Bölgesi Bolu, Düzce, Kastamonu ve Çankırı illeri ile komşudur.
ZBK Projesi kapsamındaki illerde yer şekillerinin dağlık ve engebeli yapıda olmasından dolayı tarımsal faaliyetlerin gelişimi zorlaşmıştır. Bu nedenle ekonomik kalkınmayı sağlayacak tarım dışında sektörlerin geliştirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Kalkınmayı sağlayacak sektörlerden biri de turizmdir.
⭐ZBK amacı;
- Bölgede özelleştirilen veya küçülme kararı alan bazı sanayi ve madencilikle ilgili kuruluşlardaki değişimlerin sonucunda ortaya çıkacak ekonomik ve sosyal sonuçları belirlemektir.
- Yeni iş imkanları oluşturularak bölge dışına göçün önüne geçmektir.
- İmalat sanayi ve hizmetler sektöründe yeni istihdam alanları oluşturmaktır.
- Özel sektörün yeni faaliyetlerinin geliştirilmesini sağlamak ve yatırım alternatiflerini belirlemektir.
- Bölgenin ağırlıklı ekonomik yapısını teşkil eden tarım ve ormancılık faaliyetlerinde verimliliği artırmaktır.
- Bölge için orta ve uzun dönemli bölgesel gelişme planı hazırlamaktır.
- Gelecek dönemlerde bölgede yapılabilecek yatırım alanlarını tanımlamaktır.
Konya Ovası Projesi (KOP)
Konya Ovası Projeleri; DSİ tarafından havza dışından Konya Ovası’na su getirilmesi projesidir. Aksaray, Karaman, Konya, Niğde, Nevşehir, Yozgat, Kırıkkale ve Kırşehir illerini içine almaktadır.
Yapılan projede ana su kaynağı Beyşehir Gölü’dür. Buradan alınan su, isale hattı ve buna bağlı sulama kanalları ve taksim merkezleri ile Konya Ovası’na ulaşmaktadır.
KOP, 1.100.000 hektar tarım arazisinin sulanacağı 14 adet sulama, 3 adet içme suyu ve 1 adet enerji projesi olmak üzere toplam 18 adet projeden oluşmaktadır.
⭐KOP amacı;
- Bölge içi ve bölgeler arası gelişmişlik farklarını azaltmaktır.
- Bölge halkının refah düzeyini yükseltmektir.
- Tarımsal yapıda değişimi ve sürdürülebilirliği sağlayarak sanayi, ticaret, ulaşım ve enerji gibi sektörleri güçlendirmektir.
- Eğitim, sağlık, kültür ve diğer sosyal hizmetlere erişilebilirliği artırmaktır.
- Yenilikçi bir yaklaşımla bölgenin rekabet gücünü geliştirmektir.
- Bölgenin ekonomik ve sosyal kapasitesini güçlendirmektir.