- Manevi tazminatın amacı kişilik haklarına yönelik haksız saldırılarda, saldırıya uğrayanın manevi zararını, acısını, üzüntüsünü gidermeye yardımcı olacak bir tatmin sağlamasıdır.
- Kişilik haklarına saldırı halinde manevi tazminat hususunda açıklama yapabilmek için öncelikle Medeni Kanun 24 ve 25. maddelerine bakmalıyız.
Madde 24- Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hakimden, saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir. Kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına yapılan her saldırı hukuka aykırıdır. |
- Madde metninden anlaşılacağı üzere kişilik haklarına saldırılan kimse hakimden, korunma isteyebilecektir.
- İkinci fıkrada ise, hukuka aykırı fiil, kişilik hakkına saldırılan kimsenin rızası, üstün nitelikli yarar, kamusal yarar veya kanunun verdiği yetki ile haklı kabul edilmişse, hukuka aykırı fiilin hukuka uygun kabul edilebileceğinden bahsedilmektedir. (Hukuka uygunluk nedeni)
Reklam
Madde 25/1- Davacı, hakimden saldırı tehlikesinin önlenmesini, sürmekte olan saldırıya son verilmesini, sona ermiş olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespitini isteyebilir. Madde 25/2- Davacı bunlarla birlikte, düzeltmenin veya kararın üçüncü kişilere bildirilmesi ya da yayımlanması isteminde de bulunabilir. |
- Madde 25/1’den anlaşılacağı üzere kişilik hakkına saldırı halinde, saldırılan kimse hakimden,
- saldırının sona erdirilmesini,
- meydana gelen veye gelmesi muhtemel saldırının önlenmesini,
- sona ermiş saldırının etkileri devam ediyorsa saldırının hukuka aykırılığının tespitinin yapılmasını,
- gerekiyorsa kararın yayınlanmasını, üçüncü kişilere bildirilmesini isteyebilir. (madde 25/2)
- Saldırının önlenmesi, durdurulması ve tespit davalarının açılması için fiilin haksız saldırı niteliğinde olması yeterlidir.
- Kişilik haklarına haksız saldırı, davaların açılması için genel kural gereği karşılıklı yarar-zarar dengesi için hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmamasına bağlıdır. Hakkın kötüye kullanıldığını iddia eden taraf iddiasını ispatla yükümlüdür. Hakim iddiayı özel durumları da dikkate alarak değerlendirmelidir.
- Madde 25/3- Davacının, maddi ve manevi tazminat istemleri ile hukuka aykırı saldırı dolayısıyla elde edilmiş olan kazancın vekaletsiz iş görme hükümlerine göre kendisine verilmesine ilişkin istemde bulunma hakkı saklıdır.
- Kişilik haklarında haksız saldırıya uğrayan kimse ayrıca
- maddi tazminat,
- manevi tazminat,
- haksız saldırıdan elde edilen kazancın vekaletsiz iş görme hükümler gereği kendisine verilmesi davası da açabilir.
- Kişilik haklarında haksız saldırıya uğrayan kimsenin manevi tazminat talep edebilmesi için kanunda yer alan bazı şartları taşıması gerekir. (Özel hükümler saklıdır.)
- Madde hükmünden anlaşılacağı üzere manevi tazminatın istenebilmesi için bazı şartların gerçekleşmiş olması gerekir.
Madde 58/1- Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. |
Manevi Tazminatın Şartları
- Kişilik Hakkına Saldırı Olmalıdır: Eşyaya tecavüz edilmesi veya edimin yerine getirilmemesi sebebiyle kural olarak manevi tazminat istenemez. (İstisnalar mevcuttur.)
- Kişisel ve mesleki şeref ve onurun ihlali, gizliliğin ihlali, cinsel şeref ve haysiyetin ihlali, özgürlüğün ihlali gibi hallerde de şahıs hakkına saldırı vardır.
- Not: Bir kimsenin izinsiz fotoğrafının ve isminin reklam amacıyla ilanlar verilerek kullanılması da kişilik hakkı ihlalidir.
- Saldırı Haksız Olmalıdır: Saldırı hukuka aykırı bir nitelik taşımalıdır.
- İspat hakkı tanınan hallerde kişilik hakkına saldırı niteliğinden beyan veya yayında bulunan kimse iddiasını ispatlarsa tazminata hükmedilmez.
- İspat hakkı bulunmadığı hallerde ise beyanın gerçeğe uygun olduğu iddiası dikkate alınmaksızın kanuni şartları varsa kişilik hakkına yapılan haksız saldırı sebebiyle tazminat talep edilebilir.
- Manevi Bir Zarara Uğranılmış Olmalıdır: Tazminatın talep edilmesi için haklarına yapılan haksız saldırıdan bir manevi zararın doğması gerekir. Manevi zararın ağırlık derecesi tazminatın miktarını ve şeklini belirleyici nitelik taşıyabilir.
- Saldırıya uğrayan kimse manevi zarara uğramamışsa, acı ve eleme sebep olmamışsa manevi tazminat istenemez.
- Kusurlu Olunmalıdır: Haksız saldırıda bulunan kimse kusurlu olması veya kasten veya ihmali ile bir manevi zarara sebep olması gerekir. (Kusursuz sorumluluk özel hallerinde de uygulanabilir.)
- İlliyet Bağı Bulunmalıdır: Haksız fiil ile manevi zarar arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır.
Manevi Tazminatın Miktarı ve Şekli
- Kişilik haklarına yapılan haksız saldırıdan dolayı ortaya çıkan manevi zararın en uygun şekilde karşılanması amacıyla manevi tazminata hükmedilir. Manevi tazminatın miktarı hesaplanırken tarafların sosyal koşulları da dikkate alınır.
- Madde 58- Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir.
- Hakim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimi kararlaştırabilir veya bu tazminata ekleyebilir; özellikle saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın yayımlanmasına hükmedebilir.
- Yayın organları aracılığıyla kişilik haklarına saldırı olmuşsa, manevi tazminat miktarı daha yüksek tutulmalıdır.
- Maddi tazminatın miktarını etkileyen kusurun ağırlığı ve birlikte kusur unsurları manevi tazminatın belirlenmesinde de kıyasen uygulanabilir.
- Hakim tazminat olarak para hükmedebileceği gibi para ile birlikte başka tazmin yoluna da karar verebilir.
- Manevi tazminat isteme hakkı sadece kişilik haklarına saldırılmış olan kişiye aittir.
- Manevi tazminat niteliği itibariyle tektir, bölünemez.
- Manevi tazminat bölümler halinde istenemeyeceği için kısmi davanın da konusu olmaz.
Ölüm ve Bedensel Zarar Halinde Manevi Tazminat
- Bedensel zarar halinde, olayın özelliği gerektiriyorsa, hafif kusurda söz konusu olsa, ağır bir zarara sebep olan ve ekonomik durumu da iyi olan kimseye manevi tazminat hükmedilebilir.
- Madde 56/1- Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.
- Kanun gereği manevi tazminat sadece para olarak ödenebilir.
- Zarar görenin birlikte kusuru söz konusu olsa da bu husus manevi tazminata hükmedilmesine engel değildir.
- Birlikte kusur hali, ortaya çıkan zarar üzerinde ağırlığa sahipse hakim tazminata hükmetmeyebilir.
- Bedensel zarar halinde tazminat isteme hakkı kural olarak zarara uğrayan kişiye aittir.
- Madde 56/2- Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.
- Ağır bedensel zarar söz konusu ise, hakim, zarar görenin yakınlarına da belli bir miktar tazminat ödenmesine karar verebilir.
- Bununla beraber haksız fiil sonucu kişi ölmüşse, ölen kişinin yakınları da manevi tazminat talebinde bulunabilir.
- Manevi tazminat isteyecek kişiler mirasçı olmasa dahi, ölümden manevi bir acı duymuş kişi olmaları yeterlidir.
- Yakınlara tanınan bu hak mirasçılıktan kaynaklanmadığı için yakınların ayrı ayrı sahip olduğu haktır.
- Haksız fiilden kusursuz olarak sorumlu bulunan kişilere karşı, kusur aranmaksızın maddi tazminat kadar manevi tazminat davası açılabilir. (Yargıtay)
- NOT: Olaydan zarar gören kimsenin, önlem almayan sorumlulara karşı dava hakkı 10 YILLIK, yakınlarının açacağı dava hakkı ise 1 YILLIK zamanaşımı süresine tabidir.
- NOT: Tüzel kişilerde kişilik haklarına saldırı halinde de madde 58 hükümlerine dayanarak tazminat talep edebilirler. Tüzel kişi adına işlemleri gerçek kişiler yaptığından dolayı tüzel kişiye yönelik haksız saldırılar yöneticilerin şeref ve onuruna karşı yapılmış kabul edilir.
Reklam